25.02.2012, 10:56
PARAM NEREDE DEMEYİN
Bu yazıda bireylerin gelirlerini ele almayı düşündüm. Bireylerin gelirlerini ele almamda ki sebep ise Kişi Başına Milli Gelir kavramının içeriği hakkındaki tereddütlerimdir.
Bir yıl içinde elde edeceğimiz gelir önceden açıklanıyor, açıklanmasına açıklanıyor da bu gelir rakamı nedir ?
Bu rakamlar Kişi Başına Milli Gelir rakamlarıdır.
Kişi Başına Milli Gelir kavramını kısa bir hatırlatmayla bakarsak; Gayri Safi Milli Hasılanın Türkiye nüfusuna kayıtlı toplam kişi sayısına bölünmesi ile bulunan rakamdır.
Burada Gayri Safi Milli Hasıla kısaca adından da anlaşıldığı gibi yerli-Türk-milli hasıladır. Üç faklı şekilde hesaplanır.
Genel olarak, yerli tüketicilerin toplam tüketim harcamaları GSMH ’yı verir. İthal harcamaları çıkarmamız gerekir.
Toplam nüfus içerisindeki kişilerin gelirleri toplamı GSMH ’yı verir.
Yerli üreticinin bir ürüne eklediği katkıyla oluşacak katma değerlerin toplamı da GSMH ‘yı verir.
GSMH ‘nın Türkiye nüfusuna bölünmesi sonucu ulaşılan rakam olduğunu belirttik. Bu nüfus içerisinde çalışan, çalışmayan, çocuğu, genci, yaşlısı hiçbir şekilde ayrım yapılmadan hesaplamaya dahil edilen bir işlem dizisi olduğunu hatırlayalım.
**
Esas ana konumuz 2012 programında derlenen Kişi Başına Milli Gelir rakamı 10 bin 973 doların ne ifade ettiğidir.
Bu rakam Türkiye’de ki bireylerin refah düzeylerini göstermektedir. Tabi ki yeterli açıklamalar ve yeterli hesaplamalar doğrultusunda. Bu hesaplamanın yapılmasında amaç Zengin ile Yoksul arasındaki gelir veya refah düzeyini gösterme olsa gerek fakat genellikle bu kavram ve bu rakamlar gurur tablosu olarak dillerde anılıyor.
Bu rakamları somut bir şekilde parmak hesabıyla irdeleyelim…
5 kişilik bir aileyi ele alalım. (Anne-baba-3 çoçuk)
Herbir bireyin yıllık geliri 10 bin 973 $
Yıllık bir bireyin TL cinsinden geliri:
Ortalama yıllık dolar kuru 1.60 TL olsun
10 973 $ x 1.60 TL = 17 557 TL (yıllık) ( eski TL ye göre 17 milyar 557 milyon)
Aylık ortalama gelirine bakarsak:
17 557 / 12 = 1 463 TL (aylık)
Demek ki beş kişilik bir ailenin herhangi bir ferdinin aylık geliri 1 463 TL imiş.
O zaman bu aile 5 kişi olduğuna göre 1 463 TL ‘yi beş ile çarparsak bu ailenin hanesine aylık ne kadar para girdiğini görebiliriz.
Çarpalım ;;;;
1 463 TL x 5 = 7 315 TL (Beş kişilik bir ailenin aylık toplam azami geliri 7 315 TL dir. )
Övünülen ve gururlanılan rakamlar bu küçük hesap ve çıkan bu rakamdan ibaret. İster inanın ister inanmayın.
Aklınıza benim param nerede? Bu para benim ise bu parayı kimler harcıyor, kimlerin elinde diye sakın düşünmeyin. Maazallah akıl hastanelerine düşebilirsiniz.
Aslında bu şekilde yüksek bir değerin çıkması olağandır. Çünkü büyük tabanlı işler yapan bir kişinin geliri ile emek gücüyle çalışan bir işçinin geliri aynı olmaz. Bu değer yüksek gelire sahip bireylerin yani Türkiye’de ki zenginlerin gelirlerinin toplam nüfusa dağıtılmasıdır. Bu durumda Kişi Başına Milli Gelir rakamları sadece yüksek gelir grubunu yansıtır veya temsil eder. Düşük gelirli kişileri temsil etmez, hatta görmemezlikten gelir. Bunun yanında düşük gelirli kişileri bu rakam altında saklar “peçeler-maskeler.”
***
Esas konu kişilerin refah düzeylerini gösteren rakamların tüm gerçekçiliği ile açıklanmasıdır. Fakat bu işlem sistemin kuruluş aşamasından itibaren yapılmamaktadır. Bu şekilde hesaplama veya açıklama
Yanlış mıdır?
Değil…
Fakat amaca uygun bir açıklama içermemektedir.
“Pekala bu rakamlar nasıl bir açıklamaya tabi olmalı?”
Beklentilerimden yola çıkarak….
Amaç refah düzeyleri ve gelir durumlarını göz önüne koyarak
Geçim sıkıntısı çeken var mı?
Varsa kaç kişi?
Ne kadarlık gelir düzeyinde zorluk çekilmekte? gibi sorular aklıma geliyor.
Öyleyse,
Gelirlerine ve harcamalarına göre örneğin bir gruplama yapalım.
- Yüksek gelir – harcamalar grubu (4000 - ∞ )
- Orta gelir – harcamalar grubu (2000 - 4000 TL )
- Düşük gelir – harcamalar grubu ( 900 - 2000 TL)
- Asgari ücret altı gelir – harcamalar grubu ( 0 – 900)
Basit bir şekilde böyle bir gruplama da;
Aile tespitinde, hanenin aylık gelirini aile birey sayısına bölerek bir bireye ne kadar gelir veya harcama hakkı doğduğu belirlenir ve buna göre de hangi gruba uygun düşüyorsa o gruba bu kişiler eklenir.
Grup içerisinde ki gelirler toplanıp kişi sayısına bölününce grup Milli Gelirini verir. Gayri Safi Milli Hasıla içesinde kaç kişilik bir grup ne kadarlık bir hasılayı paylaştığı ortaya çıkmış olur.
Ayrıca Türkiye’de geçim durumuna göre hangi grupta daha fazla kümelenme olduğu ortaya çıkar. Yüksek gelirli birey mi çok, düşük gelirli birey mi?
Türkiye de ki bireylerin gelir durumlarına göre aralarında uçurumlar var mı? Varsa bu uçurum farkı ne kadar? Olduğu belli olur.
Diğer bir taraftan ailelerin gelirleri ortaya çıktığından kayıt dışı ekonomi de engellenmiş vergi sistemi açısından da bir avantaj sağlanabilir.
Sonuç olarak yine toplamda Kişi Başına Milli Gelir rakamı 10 bin 973 dolar olacaktır. En azından bilginin amaca uygun yorumlanması açısından yerinde bir açıklama görevi üstlenecektir. Sistem içerisinde adil dağılım ve adil dağıtım yapılmak gayreti o zaman daha kolay olacağını düşünüyorum.
Bir yıl içinde elde edeceğimiz gelir önceden açıklanıyor, açıklanmasına açıklanıyor da bu gelir rakamı nedir ?
Bu rakamlar Kişi Başına Milli Gelir rakamlarıdır.
Kişi Başına Milli Gelir kavramını kısa bir hatırlatmayla bakarsak; Gayri Safi Milli Hasılanın Türkiye nüfusuna kayıtlı toplam kişi sayısına bölünmesi ile bulunan rakamdır.
Burada Gayri Safi Milli Hasıla kısaca adından da anlaşıldığı gibi yerli-Türk-milli hasıladır. Üç faklı şekilde hesaplanır.
Genel olarak, yerli tüketicilerin toplam tüketim harcamaları GSMH ’yı verir. İthal harcamaları çıkarmamız gerekir.
Toplam nüfus içerisindeki kişilerin gelirleri toplamı GSMH ’yı verir.
Yerli üreticinin bir ürüne eklediği katkıyla oluşacak katma değerlerin toplamı da GSMH ‘yı verir.
GSMH ‘nın Türkiye nüfusuna bölünmesi sonucu ulaşılan rakam olduğunu belirttik. Bu nüfus içerisinde çalışan, çalışmayan, çocuğu, genci, yaşlısı hiçbir şekilde ayrım yapılmadan hesaplamaya dahil edilen bir işlem dizisi olduğunu hatırlayalım.
**
Esas ana konumuz 2012 programında derlenen Kişi Başına Milli Gelir rakamı 10 bin 973 doların ne ifade ettiğidir.
Bu rakam Türkiye’de ki bireylerin refah düzeylerini göstermektedir. Tabi ki yeterli açıklamalar ve yeterli hesaplamalar doğrultusunda. Bu hesaplamanın yapılmasında amaç Zengin ile Yoksul arasındaki gelir veya refah düzeyini gösterme olsa gerek fakat genellikle bu kavram ve bu rakamlar gurur tablosu olarak dillerde anılıyor.
Bu rakamları somut bir şekilde parmak hesabıyla irdeleyelim…
5 kişilik bir aileyi ele alalım. (Anne-baba-3 çoçuk)
Herbir bireyin yıllık geliri 10 bin 973 $
Yıllık bir bireyin TL cinsinden geliri:
Ortalama yıllık dolar kuru 1.60 TL olsun
10 973 $ x 1.60 TL = 17 557 TL (yıllık) ( eski TL ye göre 17 milyar 557 milyon)
Aylık ortalama gelirine bakarsak:
17 557 / 12 = 1 463 TL (aylık)
Demek ki beş kişilik bir ailenin herhangi bir ferdinin aylık geliri 1 463 TL imiş.
O zaman bu aile 5 kişi olduğuna göre 1 463 TL ‘yi beş ile çarparsak bu ailenin hanesine aylık ne kadar para girdiğini görebiliriz.
Çarpalım ;;;;
1 463 TL x 5 = 7 315 TL (Beş kişilik bir ailenin aylık toplam azami geliri 7 315 TL dir. )
Övünülen ve gururlanılan rakamlar bu küçük hesap ve çıkan bu rakamdan ibaret. İster inanın ister inanmayın.
Aklınıza benim param nerede? Bu para benim ise bu parayı kimler harcıyor, kimlerin elinde diye sakın düşünmeyin. Maazallah akıl hastanelerine düşebilirsiniz.
Aslında bu şekilde yüksek bir değerin çıkması olağandır. Çünkü büyük tabanlı işler yapan bir kişinin geliri ile emek gücüyle çalışan bir işçinin geliri aynı olmaz. Bu değer yüksek gelire sahip bireylerin yani Türkiye’de ki zenginlerin gelirlerinin toplam nüfusa dağıtılmasıdır. Bu durumda Kişi Başına Milli Gelir rakamları sadece yüksek gelir grubunu yansıtır veya temsil eder. Düşük gelirli kişileri temsil etmez, hatta görmemezlikten gelir. Bunun yanında düşük gelirli kişileri bu rakam altında saklar “peçeler-maskeler.”
***
Esas konu kişilerin refah düzeylerini gösteren rakamların tüm gerçekçiliği ile açıklanmasıdır. Fakat bu işlem sistemin kuruluş aşamasından itibaren yapılmamaktadır. Bu şekilde hesaplama veya açıklama
Yanlış mıdır?
Değil…
Fakat amaca uygun bir açıklama içermemektedir.
“Pekala bu rakamlar nasıl bir açıklamaya tabi olmalı?”
Beklentilerimden yola çıkarak….
Amaç refah düzeyleri ve gelir durumlarını göz önüne koyarak
Geçim sıkıntısı çeken var mı?
Varsa kaç kişi?
Ne kadarlık gelir düzeyinde zorluk çekilmekte? gibi sorular aklıma geliyor.
Öyleyse,
Gelirlerine ve harcamalarına göre örneğin bir gruplama yapalım.
- Yüksek gelir – harcamalar grubu (4000 - ∞ )
- Orta gelir – harcamalar grubu (2000 - 4000 TL )
- Düşük gelir – harcamalar grubu ( 900 - 2000 TL)
- Asgari ücret altı gelir – harcamalar grubu ( 0 – 900)
Basit bir şekilde böyle bir gruplama da;
Aile tespitinde, hanenin aylık gelirini aile birey sayısına bölerek bir bireye ne kadar gelir veya harcama hakkı doğduğu belirlenir ve buna göre de hangi gruba uygun düşüyorsa o gruba bu kişiler eklenir.
Grup içerisinde ki gelirler toplanıp kişi sayısına bölününce grup Milli Gelirini verir. Gayri Safi Milli Hasıla içesinde kaç kişilik bir grup ne kadarlık bir hasılayı paylaştığı ortaya çıkmış olur.
Ayrıca Türkiye’de geçim durumuna göre hangi grupta daha fazla kümelenme olduğu ortaya çıkar. Yüksek gelirli birey mi çok, düşük gelirli birey mi?
Türkiye de ki bireylerin gelir durumlarına göre aralarında uçurumlar var mı? Varsa bu uçurum farkı ne kadar? Olduğu belli olur.
Diğer bir taraftan ailelerin gelirleri ortaya çıktığından kayıt dışı ekonomi de engellenmiş vergi sistemi açısından da bir avantaj sağlanabilir.
Sonuç olarak yine toplamda Kişi Başına Milli Gelir rakamı 10 bin 973 dolar olacaktır. En azından bilginin amaca uygun yorumlanması açısından yerinde bir açıklama görevi üstlenecektir. Sistem içerisinde adil dağılım ve adil dağıtım yapılmak gayreti o zaman daha kolay olacağını düşünüyorum.
2
az bulutlu
Namaz Vakti
23 Kasım 2024
İmsak | 05:42 | ||
Güneş | 07:11 | ||
Öğle | 12:14 | ||
İkindi | 14:44 | ||
Akşam | 17:06 | ||
Yatsı | 18:30 |
2012 yılı GSMH ile ilgili paylaştığın bilgiler için teşekkür ederim. Bizim problemimiz GSMH dağılımıdır. Şöyleki milli gelir %20'lik dilimlere ayrılır. Nüfusta aynı şekilde beş dilime ayrılır. Problemde tam burada başlıyor. Gelir ve nüfus dilimleri birebir eşleşmesi gerekirken milli gelirin %80 'ini %20'lik nüfus alır, %20'sini ise %80'lik nüfus alır. Yani Hocam ben paramın nerede olduğunu biliyorum. İnşallah adil bir gelir dağılımı yapacağımız günler yakındır. Saygılarımla...