banner333

banner309

12.08.2015, 09:02

ORTADOĞU ,TÜRKİYE VE FİLLERİN KAVGASI

 Uzun cümleler kurmayacağım……Kısa,öz ve  somut kelimelerle  Türkiye’de oynanan oyunların arkasına  birlikte bakacağız.7 Haziran seçimlerinden sonra 13 yıllık tek başına iktidar dönemi sona erdi. Partiler  milli iradenin kendilerine verdiği  “uzlaşarak devleti yönetin…” mesajının gereğini yerine getirmeye başladı.Geçmişin aksine,Türkiye’nin alışık olmadığı şekilde büyük bir olgunlukla; kavga etmeden meclis başkanını seçti.

            En çok oy alan ilk iki   parti hükümet kurabilmek için masaya oturdu.Eski uzlaşmaz siyasilerin aksine  ılımlı bir iklimde görüşmeler devam ederken ;  Türkiye Suruç’ta meydana gelen organize birleşik terör saldırısıyla sarsıldı.Bir el yine devreye girmişti.Bugünlerin moda tabiri “üst akıl”  yine ben buradayım diyordu.Ben olmadan masalar kurulamaz,kararlar alınamaz mesajını  silahla ve kalemle veriyordu.

Suruç patlamasından bir gün sonra  Ceylanpınar’da iki polisimiz uykularında elleri bağlanarak PKK terör örgütü tarafından   şehit ediliyor…İstanbul’un göbeğinde yüzleri maskeli ellerinde kalaşnikoflu DHKP-C terör  grupları  gövde gösterisi yapıyor, PKK  Suruç’u ve  Doğu ve Güneydoğu’da yapılan barajlarıda bahane ederek  sözde çatışmasızlık döneminin sona erdiğini  ilan ediyordu.Bir anda Türkiye DAEŞ,PKK ve DHKP-C üçlü terör örgütünün planlı  saldırılarıyla  karşı karşıya bırakılıyordu.Peki nasıl oluyorda,  birbirlerine zıt gibi gözüken bu üç terör örgütü birarada böylesine planlı ve senkronize saldırılar yapabiliyordu.Sanki üçünün ipide aynı elden sallanıyordu.

Suriye’de birbiriyle çatışan  DAEŞ ve PKK nasıl olduda sözkonusu Türkiye olunca;ortak hareket edebiliyordu.DHKPC ile DAEŞ  hangi planın parçası olarak  aynı safta idi.Oyun öylesine büyüktüki  bu oyuna bazı yerel  basın ve yayın organlarıda kalemleriyle ortak oluyordu.

Kimdi bunlar peki……….elindeki  kalemi silah gibi kullanan   paralı kalemşörler devreye giriyor ; “KANDİL’in vurulmasını hükümetin tek başına iktidar olabilmek arzusuna bağlayarak,bunların oy hesabına yapıldığı”algısını yaymaya çalışarak “OY ANAM OY”manşetlerini   atıyor ve  bu çirkin saldırıları meşru gibi göstermeye çalışıyordu.

Paralel basın kanalı STV’de tartışan  iki sözde aydın “İki polis için kandil’mi bombalanıyor.O füzelerin maliyeti ne kadardır”  deme küstahlığını kendilerinde bulabiliyordu. Herhalde 11 Eylül’ün ardından ABD’de  böyle bir söz söyleyen gazeticileri yerin yedi kat dibine gömerdiler,Avrupa’da sokağın ortasında  linç ederlerdi…..Maalesef bizde hiçbirşey olmadan  bu  işbirlikçiler hala yaşam hakkı bulabiliyor.

Doğan grubuna ait    bütün yayın  organlarıda cici çocuk Demirtaş’ı aklamaya gayreti içinde,  Almanya’dan aldıkları talimatları kusurca icra ediyorlardı.

Suruç Patlamasından sonra  Diyarbakır ve Malatya’dan  kalkan F16’dan önce DAEŞ hedeflerinı ardından beklenmedik bir şekilde Kandil’i bombalamaya başlayınca….Alman dışışleri bakanı ‘’DAEŞ’i  vurdunuzda PKK ‘yı niye vuruyorsunuz ‘’ diye açık beyanlarıyla gizli maskesini düşürüyordu.

Çok büyük bir gazete Atatürk’ün”Yurtta Sulh Dünyada Sulh “  sözünü  değiştirip   “Yurtta Savaş,Dünyada Savaş “ diye  manşet atarak  KANDİL’e milli imkanlarla yapılan  tarihin en yıkıcı meşru operasyonlarını   gölgelemeye çalışıyordu.

Terör yuvası KANDİL ve kamplarına yapılan etkili operasyonlar ardından ;Türkiyelileşme  sloganıyla yola çıkan  ve 80 milletvekili gibi büyük bir temsil elde eden , HDP soluğu milletde değil ağababaları Brüksel’de alıyordu.Bir başka eşbaşkanı   alenen “sırtımızı YPJ’YE ,YGP’YE VE PYD’ye “ dayıyoruz  diyerek …..asıl niyetini ortaya çıkarıyordu.

Aslında kısaca özetlemeye çalıştığımız bütün bu terör örgütleri ve  yandaş medya işbirlikçileri sadece figürandı…onlar kendilerine verilen oyunu sahnenin önünde eksiksiz oynayan.  ipleri  dışarı olan  kuklalardı.Asıl oyunu anlamak için bu dönemde meydana gelen önemli dış gelişmelere bakalım.

Güney sınırımız 100 yıl önce  ,Fransa ve İngiltere arasında yapılan “SYCES- PİCOT” gizli anlaşmasıyla masada çizilmiş olup….yapılan bu kirli anlaşmaların süresi yakında sona erecektir.Yıllardır bölgedeki petrol ve doğalgazı paylaşan Fransa ve İngiltere  ellerindekileri kaybetmemek isterken,ABD bölgede kendi hakimiyetini kurmak istiyor bunuda Türkiye olmadan yapamayacağını çok iyi biliyor.Bir tarafdanda Almanya pastaya talip.

Aslında Ortadoğudaki savaş ABD ve AVRUPA arasındadır. Her iki tarafda, bu oyunu Türkiye’siz kazanamayacağını ÇOK iyi biliyor.Bir anda patlayan bombalar, bunun açık göstergesidir.

AVRUPA kürt kimliğini kaşıyarak Türkiye’yi zayıf düşürmek, masadan  atarak, kendi kontrolünü altına almak İçin PKK,DHKPC, DAEŞ ve  basın kartlarını masaya sürerken ….ABD Türkiye ile zorunlu birlikteliğini  devam ettirerek  ,  Ortadoğu’da kendi  paylaşımını yapmak arzusunda.

Bunun içindir ki bir yıldır  Türk ve ABD  yetkilileri arasında  devam eden görüşmeler  anlaşmaya vardı. Türkiye İncirliği ABD’ye ,ABD’de de Kandil’i Türkiye’ye vererek  …. Masayı birlikte kurmaya başladı. ABD Dışişleri sözcüleri tarafından PKK’yı kınayan mesajlarda bu birlikteliğin açık göstergesidir.Türkiye’de yıllardır vurguladığı sınırlarındaki güvenli bölgeyi ABD’ye kabul ettirerek,  Türkmenleri buralara yerleştirme planını çoktan hayata geçirmeye başladı.

Türkiye’nin Kuzey Irak Bölgesel  Yönetimi Mesut Barzani ile yaptığı 50 yıllık Musul ve Kerkük petrollerinin Türkiye üzerinden pazarlanması anlaşması sonrasında bir anda İngiliz gizli servis M16’nın kurduğu DAEŞ’in  ortaya çıkması bu savaşın başlangıcı idi…….Buna karşılık Türkiye ve ABD ortak konsorsiyomu ;  İncirlik,Kandil ve güvenlikli bölge Cerablus üzerinde yaptıkları operasyonlarla   karşılık vermiştirler.

Avrupa kanadı Türkiye’deki  piyonlarını  devreye sokarak  “Biz olmadan bu  masaya oturamazsınız diyor”

Özetle Ortadoğu   sınırları yeniden çizilirken,  dün Afganistan’da çarpışan Filler bugün topraklarımızda

Çarpışıyor. Bu şavaşta Türkiye  bir taraftan kendi içindeki, yerli  işbirlikçileri temizlerken bir taraftanda 100 yıl önce kendisinden alınan toprakları geri almaya çalışıyor…..

Yorumlar (0)
2
az bulutlu
Namaz Vakti 25 Kasım 2024
İmsak 05:44
Güneş 07:13
Öğle 12:14
İkindi 14:43
Akşam 17:05
Yatsı 18:29