Batılılar çok aptallar...

Batılılar çok aptallar...

Bir kaç dakika önce Rusya büyükelçisi Andrey Karlov Ankara'da suikast saldırısına uğradı. Saldırının zamanlaması içinde bulunduğumuz süreç açısından çok manidar. Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı uluslararası ve ulusal tehditler, Halep'te Türkiye ve Rusya'nın liderliğinde ateşkes anlaşmasının sağlanması, Muhaliflerin tahliyesi ki IŞİD'in kesinlikle hiç hoşlanmadığı bir gelişmedir, keza Rusya'nın İran ve Esad güçlerini kastederek ateşkese uymayanları vururum demesi her biri ayrı ayrılıkta sürecin karmaşıklığını yeterince açıklamakta. Daha bunun Rusya'ya karşı uygulanan uluslararası yaptırım ve Türkiye'ye karşı planladıkları muhtemel yaptırım tarafından bahsetmiyorum. Peki bu saldırı ile hedeflenen amaç nedir???

Suikast saldırısını konuşmadan önce hatırlatmak istediğim bir konu vardır. Türkiye'nin mozaik yapısı ve Türk insanının duygusal yapısını göz önünde bulundurmadan suikastı çözmek zor. Mozaik yapıdan kastım bu ülkede ayrılıkçı etnik unsurlardan dini istismar eden radikal görüşlü gruplara, milliyetçiliği nazi kafasıyla algılayanlardan halkçılığı terörist DHKP-C gibi bombalı eylemlerle destekleyen komünistlere, canını feda ederek ülkesini sevenlerden ülkesine söverek yükselenlere kadar her kafadan her türlü insanın meskun ve memnun yaşadığı bir Türkiye'de yaşamaktayız. Duygusal yapıya gelince rakip takıma transfer olan futbolcunun daha doğmamış bebeğine küfredilen, şort giyindi diye bayana tekme atılan, solcu mahallesindeki müezzini darbe gecesi sela okudu diye tartaklanan bir Türkiye'de yaşamaktayız. Şimdi zemini bu kadar renkli bu kadar engebeli olan Türkiye'de hangi dış güç kendisini kamufle edecek malzeme bulmakta zorlanır? PKK'lı Kürt bulmak ne kadar kolaysa DAEŞ kafalı bir Arap, DHKP-C'li bir Türk bulmak bir o kadar kolaydır. Kaldı ki günlerdir Halep Halep diye ağlamaktan gözleri kan tutmuş ümmet sevdalısı gerçek müslümanlar ola. Hani derler ya arayan mevlasını da bulur, belasını da. İşte Mevlanın da belanın da, arayanın da aranılanın da bulunduğu bir ülkemiz var. Zemin de zaman da herşeye müsait.

Ancak bu müsaitliği bilen sadece biz miyiz? Hatta bilakis bizden çok daha iyi bilen ve değerlendiren dış güçler vardır. Tıpkı şu Rus konsolosa suikast yapanlar gibi. Türklerin Halep'te yaşanılan katliama tepkisiz kalmadığını, Türkiye'de 3 milyon Suriyelinin barındığını bilen ve medya ile her gün bunun tek suçlusu sadece Rusya ve İranmış gibi durmadan mezhep ve anti Rusya propagandası yaptıran malum ABD ve tayfası kendi ajanlarıyla Rus büyükelçiyi öldürüp adını bu akşam olduğu gibi Allahu Ekber ile koymayı çok iyi kurgulamışlardır. İçi Halep'e yanan IŞİD kafalı bir Türk ümmetçi yaptı denilerek olay perdelenecekti. 

Hedeflenen ne mi? 

Uçak krizinde olduğu gibi Rusya ile Türkiye'nin ilişkilerini bozmak.

Solcuların desteğiyle Suriyeli mültecilerin suçlu gösterilerek kovulmasını ya da geri gönderilmesini talep eden kamuoyu oluşturmak. Böylece Türk toplumunda yeni bir sosyal istikrarsızlık ve memnuniyetsizlik tetiklenecektir. Her gün mülteci korkusuyla yaşayan Avrupa Suriyelileri sınırlarından daha uzak yerde tutacak.

Rusya Türkiye ile yakınlaştığı için cezalandırılacak.

Suriye ve Irak'ta zaruri ve meşru operasyon yapan Türkiye Rusya ile ilişkileri bozulursa  bölge dışına atılacak.

Ortadoğu BOP planına uygun İsrail'in istediği gibi şekillendirilecek.

Türkiye ile ilişkileri bozulan bozulursa Rusya ABD ambargolarıyla başa çıkamayacak.

İşte tüm bunlar göz önünde bulundurulduğu zaman suikastin siparişçisi de netleşmiş olur. Suikast kime yarıyor bu durumda? Tabi ki ABD, AB, İsrail'e. Kimler yapmış ola bilir? CİA, Mossad, Mi5, DAEŞ ve türleri. Yalnız benim dikkatimi asıl ne çekti biliyor musunuz? 

I. Dünya Savaşı ilk çıktığında da böyle olmuştu. Avusturya tahtının veliahdı Arşidük Franz Ferdinand'ın bir Sırp milliyetçisi tarafından Saraybosna'da silahlı suikast sonucu öldürülmesiyle çıkmıştı savaş. O zamanki suikastın siparişçileri de İngiltere, Fransa yani batının ta kendisiydi. Şimdi bu akşamki Rus büyükelçiye saldırı da aynı tarz, aynı oyun olmuştur. Suriye'deki Halep'teki katliama tarafsız kalamayan sözümona taassubkeş bir ahmak ile kriz çıkarılmak istendi. 

Bu yüzden batı ya da Batılılar çok ahmak diyorum, çünkü açık veriyorlar. Yalnız temennim bu ahmaklık yarışına Rusya'nın katılmaması. Umarım bizim gördüğümüzü Ruslar da görür, Cumhurbaşkanımızın okuyabildiklerini Putin de okur. @Metin Uçar