İnsan Odaklı Sağlık Hizmeti
Osmanlı döneminde sağlık hizmetleri vakıf olarak kurulmuş kurumlar tarafından karşılanırdı. Bu dönemde hastaneler “dârüşşifâ”, tıp fakülteleri de “dârüttıb” diye adlandırılırdı. Sağlık kurumlarının en önemlileri Osmanlı padişahları ile eşleri ve çocukları tarafından yaptırılmıştı. Bursa’da Yıldırım Bayezid, İstanbul’da Fatih, Haseki, Süleymaniye, Sultan Ahmed, Atik Valide, Edirne’de II. Bâyezid, Manisa’da Hafsa Sultan yapıları sağlık hizmetinin verildiği önemli külliyelerdi. Medeniyetimizin önemli unsurlarından olan vakıf geleneği ihtiyaç sahibi insanların sosyal ve sağlıkla ilgili problemlerini çözmeye yönelik uygulamaları içeren önemli örneklerle doludur.
Osmanlı döneminde doktorların mesleğinde uzman olmalarının yanında hasta psikolojisini bilen, hastaya şefkat ve merhametle davranan kişiler olmaları istenirdi. Kanuni Sultan Süleyman’ın eşi Hürrem Sultan tarafından 1550’de Mimar Sinan’a yaptırılan Haseki Dârüşşifâsı’nın yönetmeliği şu şekildeydi:
Doktorların her biri temiz kalpli, iyi ahlâklı, güzel huylu, endişeden uzak, iyi iş yapar, ince kalpli, uysal, akraba ve yabancılar hakkında hayır diler, nasihati tatlı dilli, hoş sözlü, güler yüzlü, makbul huylu olmalıdır. Hastalardan her birine candan dost gibi lütuf ve merhamet ile nazar eder. Onları asık suratla karşılamaz, hastalara az da olsa nefret uyandıracak söz söylemez. Zira, sözde bulunan sert bir kelime bazen hastaya en büyük dertten daha ağır gelir. Belki hastalara en latif ibarelerle söz söyler. Onlara en güzel şekilde hitap eder. Soru ve cevapta en şefkatli yolu tutar. Hastanın tatlı söze ihtiyacı daha çoktur. “İlmi araştırmalar dergisinin 2007 Nisan sayısından alınmıştır.”
Bir hastanın sadece hastalığının tedavisini değil aynı zamanda psikolojik ve sosyal iyilik halini de sağlamaya çalışan ve bununla ilgili her teferruatın hesabını yapan bir medeniyet terakkisi geçmişte yaşanmıştır.
Yakın zamanda Sağlık bakanlığı tarafından hastalara şifa sağlama noktasında geçmişin izlerini taşıyan evde tedavi hizmeti uygulamaları başlatılmıştır. Bu hizmet kapsamında kronik akciğer, kalp ve kas hastalığı olan yatağa bağımlı hale gelmiş, kanser tedavisi gören, felç geçirmiş, ileri derecede yaşlı hareket kabiliyeti son derece kısıtlı olan hastalara evlerinde tedavi ve takip hizmeti imkanı sunulmaya başlanmıştır. İllerdeki devlet hastaneleri bu hizmeti sağlayabilmek için organize olmuş ve evde tedavi hizmeti uygulamalarına başlamıştır.
Kronik bir hastalığa düçar olmuş aynı zamanda da yatağa bağımlı hale gelmiş bir hastanın ayağına düzenli olarak sağlık hizmeti götürmek yalnız olmadığı, kaderine terk edilmediği duygusunu o insana vermek üstelik bu hizmeti verirken de şefkatle, güler yüzle mukabele etmenin o insanın sadece sağlığına değil psikolojisine de nedenli olumlu tesir edeceğini öngörmek güç değildir.
İmsak | 05:41 | ||
Güneş | 07:09 | ||
Öğle | 12:13 | ||
İkindi | 14:44 | ||
Akşam | 17:07 | ||
Yatsı | 18:30 |