Hasbihâl
Göz yaşı, göz yaşı, göz yaşı,... yine kor ateşler düştü yüreğimize,.... Bilinmezin eşiğine düğümlendi hayat, çözmek zor duygularım bir şimşek gibi çakıyor o eşiğin çatısına, kimsesizler şehrinde çetindir yaşam, bebek seslerini susturur zebanilerin silah sesleri. Toprak ana yağmur beklerken göz yaşı damlar semadan ve ağıtlar inletir arşı,....
Umut ise firari kim bilir hangi mahzene hapsolmuş, tutunur soğuk demirlere, ayakta kalmak için ant içer sıcak bir çay içer gibi, ısıtır içini yoksulluğun yokluğunda,....
Serzeniş, sitem meçhüledir aslında, dimağ bitap düşmüştür uzayan yolların çıkmazında, saçaklarımdan buzlar sarkar, üşüyor ruhuma açılan kapılar, bir yanımda gün batmış bir yanım güneşi arar, zaman kötü zaman, bu zamanda güneşi kurtarmak zordur gecenin koynunda uyuyan devden, renkler hep mat ve siyahtır, perdeler açılmaz, geceye inat sabahı kollayan saatlerde, nefesler tutulur hoyrat bir zamanın ateş saçan avuçlarında. Ve bilmiyorum 'Halep Yüzlü'' hayatın neresindeyim, yürümeli miyim zifiri karanlık sokakları, çiğnemeli miyim asrın sırtlan bakışlı kaldırım taşlarını...
Eyy!!! tutunamadığım dizginleyemediğim hayat bilmem nereye koşarsın benden habersiz, Kerkük yaralı, Halep yaralı, Doğu Türkistan yaralı, Filistin yaralı, Ülkem Yaralı, Al Bayrağım yasta ..... neden tüketiyorsun beni haçlı atlarının iblis nallarında. Ötükende açan gül olmak varken duaya açılan ellerimi dikenlerle istila edişin neden?
Savaşların olmadığı, bombaların patlamadığı, yavruların öksüz kalmadığı bir hayat yaşatmak istiyorum gökteki yıldızıma ve istiyorum ki benden habersiz kaymasın yorumlayamadığım düşüncelerime,.... cana sığmayan düşler cenk eder yürekte pıhtılaşan kan damarlarımda, hüzne bulanmıştır artık yarını bekleyen ve vuslatın özlemiyle nâra düşen umutlar,...
Yarınlar; yarasaların kanatlarına yüklenmiş göç eder keşmekeşler diyarına, hayat sıkışmıştır zamanın dem vuran prangasına, kırmak zordur küf tutan zincirleri ve kararan umutlara ulaşmak, imkasızın ötesinde sonsuzluğun son bulan yaşamında gizlidir.
Ahu bakışlı gözlere yağlı urgan düğümlerinin gölgesi çöker, karanlığın gündüzü boğduğu gibi, dar ağacı kurulmuştur kirpiklere, ağlayamaz sonsuzluğa giden canları izlerken gözler, bir haykırış yada ölümcül çırpınıştır onun ki, kayar bakışlar uçurumda tutunamayan bir taş gibi kim bilir? nereye çarpar ve hangi karanlığı mesken tutar rengini siyaha boyayarak....
Öksüzlüğe savrulan isimsiz gölgelerin ahı düşer bakışlara, ve ulu kayalar mezar taşı olur. Bu bir ihtilaldir gönül yurdunda, kurşunlar tesbih gibi dizilir acı soluyan yüreklere ve imamesidir musalla taşındaki canlar, annelerin göz yaşı damlar varlıkta sükut edip yokluğa yürüyen adımlara,....
Kavramların içi boşalmış, sözler anlamsız ve kimliksiz, kelimeler cenk eder acının ve hüznün dudaklarında, iğreti çağın gölgesinde kalmış mabetler muhabbetler,....
Göz yaşları timsah gözyaşları, üzüntüler sahtekar, bakışların mayası riya, bir karanfil bırakmakla biter herşey, acılarını paylaşmayan yarınlara taşımayan yığınlar,... ateş düştüğü yerde kor gölgesinde kül, Rabbim öksüz kalan bebeler aşkına artık bizim yüzümüzü de güldür.
Ve yılmak yok! yıkılmak yok! ayrı gayrı yok! gün birlik günüdür hep beraber yürüyeceğiz arkadaşlar,... imdat!... seslerine siren seslerinin karıştığı zifiri karanlık sokakları bizlere reva görenleri, cehennem zebanilerine teslim etmek için hep beraber yürüyeceğiz, hepimiz birer meşale
2/2
olacağız aydınlatacağız karanlıkları ve kıracağız cehalet denilen illetin belini,...
Allah'ım birliğimizi ve dirliğimizi bozmak isteyen hainlere fırsat verme. Rabbim şehitler kanı ile sulanmış yurdumuzu, İslam coğrafyasını ve mazlumlara kefen olarak giydirilmek istenen toprakları zalimlerden koru, devletimize milletimize ve islam alemine güç ver.
''Bize güç ver... Cihâd meydanını,
Pehlivansız bırakma Allah'ım!
Kahraman bekleyen yığınları,
Kahramansız bırakma Allah'ım''
Şehitlerimize Allahtan rahmet, Yaralılarımıza acil şifalar, Ülkeme başsağlığı diliyorum.
Sormayın dostlar nasılsın diye Ülkem gibiyim işte,.....
Allah'ın selamı bereketi üzerinize olsun.
İmsak | 05:40 | ||
Güneş | 07:08 | ||
Öğle | 12:13 | ||
İkindi | 14:45 | ||
Akşam | 17:08 | ||
Yatsı | 18:31 |
Yüreğine sağlık.