“Anadolu Türk – Türk Anadolu”dur
Türk Milleti, Orta Asya’dan doğup tarihin akışına paralel olarak Anadolu’ya gelerek Anadolu’yu kendisine yurt edinerek Anadolulaşmıştır. Ve artık “Anadolu Türk – Türk Anadolu”dur.
Anadolu ile özdeşleşmiş Türk Milletinin, kendi kültür ve tarih şuuru ile sorumluk duygusunu oluşturması ve geçmişten bu güne gelmesinde karşısına çıkan ve rol oynayan temel olguları; Türklük, Müslümanlık ve yerel unsurları bir pota içinde özümseyip Anadolulaşmış Müslüman Türk Milleti kimliğini kazanmıştır.
Türklük ve Müslümanlık, Türk Milletinin Anadolu’ya taşıdığı, yerel de ise Türklerin Anadolu’ya geldiğinde karşılaştıkları kitleler tarafından ortaya konan unsurlardır. Anadolulaşmış Müslüman Türk Milletinin üzerindeki yerel unsurların etkisi, ne (bazı) tarihçilerin abartısı kadar aşırı, nede göz ardı edilecek kadar azdır.
Ne var ki ecnebiler, tarihi süreç içerisinde hep “göçebe toplum” yaftası kullanarak bir aşağılama saplantısı içinde hareket etmişlerdir. Ve bunu hala inatla sürdürebilmenin peşindedirler. Bunun asıl sebebi, Müslüman Türk Milletinin Anadolu’yu vatan edinmesini bir türlü hazmedemediklerinden dolayı kendilerini düşürdükleri aşağılık kompleksinden kaynaklanmaktadır. Ancak rencide edici bu aşağılayıcı durumun etkisi yoktur da diyemiyoruz maalesef.
Müslüman Türk Milleti olarak taklitçilik ve aşağılık kompleksinden uzak bir hayat tarzını seçtiğimizde dünya içinde hep ön sıralarda olmuşuzdur. Hun İmparatorluğundan günümüze kadar gelen tarihi süreç içinde birçok örneğini görebiliriz. Ama bunun için yüzlerce, binlerce yıl ötelere gitmeye gerek yok. İşte Kurtuluş Savaşımız. Binlerce yıllık tarihi süreç içinde bir gözün açılıp kapanması kadar kısa sayılabilecek bir zamanda; dünyanın emperyalist ülkelerine (yedi düvele) karşı verilen Kurtuluş Savaşının kazanılması ve kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile bütün dünya Müslüman Türk Milletinin varlığını hissetmiş, görmüş ve tanımıştır. Kurtuluş Savaşı ilede bu coğrafyanın Türk olduğu tescillenmiştir. Dolayısıyla kim ne derse desin bu coğrafya artık Türk’tür. Müslüman Türk Milleti bu toprakların üzerinde geçen tarihi ve kültürel her şeyi kabule etmiş ve kendini bu topraklarla özdeşleştirmiştir. Geçen bin kusur yıllık süreç bunun en açık delili ve ispatlayıcısıdır.
Bu mirasın, birkaç çapulcunun, birkaç devşirmenin yok etmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Bizim müsaade etmediğimiz gibi bu çapulcu ve devşirmelerinde gücü yetmeyecektir.
Çünkü bunu daha öncede denemiş olan çapulcular vardı. (Ve her zaman olduğu gibi yine olacaktır.)
Çünkü emperyalist ülkelerin kirli emelleri hala devam etmektedir.
Çünkü haçlı zihniyet hala vardır.
Ancak şu hiçbir zaman unutulmamalıdır ki, o an geldiğinde biran bile düşünmeden vedahi gözünü kırpmadan vatanı, bayrağı, milleti ve dini için ölüme giden, gidebilen dünya üzerinde bir başka millet yoktur.
Şerefsizin biri diyor ya, “Ben 20 yaşındaydım onlarda 20 yaşındaydılar. Ben 30 yaşındaydım onlar yine 20 yaşındaydı. Ben 40 – 50 yaşındayım ama onlar hala 20 yaşında.”
Ey şerefsiz çapulcu ve devşirmeler!.. Şunu iyi bilin ki, “biz bir ölür bin diriliriz” sözünün tek gerçeği Müslüman Türk Milletidir. Onun için bizi bölmeye gücünüz yetmeyecektir.
İmsak | 05:40 | ||
Güneş | 07:08 | ||
Öğle | 12:13 | ||
İkindi | 14:45 | ||
Akşam | 17:08 | ||
Yatsı | 18:31 |