Çooook İlginç

Rivayete göre, köyün zenginlerinden  Hacı Ömer Ağa köye gelen misafirleri ağırlayabilmek için bir misafirhane yaptırmak ister ve bunun için de o dönemin en ünlü ahşap ustalarından Tahir Ustayı ( Ardahanlı olduğu bilinmektedir) köye davet eder. Tahir Usta davete icap eder ve çırağıyla birlikte köye gelir. Yapılacak misafirhanenin eşi görülmemiş bir yer olmasını isteyen Hacı Ömer Ağa bu isteğini tahir Usta'ya iletir. Tahir Usta da yapılacak misafirhanenin çok güzel olacağını belirtir ancak çırağını yanında istemez çünkü o tarihe kadar Tahir Usta böyle büyük ve güzel bir mekan yapma imkanına sahip olmamıştır ve çırağının da işin inceliklerini öğrenmesini istemez. Tahir Usta işe koyulur ancak ustasına içerleyen çırak ( ismi bilinmiyor) köyün diğer zenginlerinden olan Hacı Şaban Ağa ile anlaşır ve o da misafirhane yapım işine koyulur. Aradan yıllar geçer ( rivayete göre 5 yıl, Trabzondan getirilen keresteler kurutularak yapılırmış ve her gelen kereste 2 yıl kurutma da bekletilirmiş) iki misafirhane de bitme noktasına gelir ve halkın görmesi için kapılar açılır. Çırağın yaptığı misafirhaneyi gören ilk kişilerden biri Tahir Usta olur ve gördüğü manzara karşısında çok şaşırır. Çünkü çırak ondan daha iyi iş çıkarmıştır ve tamamı ahşaptan kaplı odanın işlemeleri ustanınkinden daha ince ve güzel olmuştur. Bunu gören usta bu durumu gururuna yediremez ve odanın kalan son işlemelerini bitirmeden köyden ayrılır. Olayın ilginç yönlerinden biri de hem Hacı Ömer Ağa hem de Hacı Şaban Ağa, misafirhanelerin bitmiş halini görmemişlerdir. Misafirhaneler başladıktan sonra iki ağa birlikte hacca gitmiş ve bir daha dönmemişlerdir. Misafirhanelerin inşaat işlerine daha sonra iki ağanın oğulları devam etmiştir. 

Bahsettiğimiz bu olay 1860'lı yıllara ait ve İskilos ( şimdiki adı Sarıçiçek) ta geçiyor.  Bulunduğu yörenin en büyük köyü olan Sarıçiçek Köyü, özellikle çevre köylerden gelenlerin merkez noktasıdır ve özellikle misafirhanelerden sonra köye gelen sayısı giderek artmıştır. Bu misafirperverlikten dolayı o tarihten sonra köyün ismi Misafirköy olarak kalmıştır.Şimdi hem köy hem de tarihi odalar zor durumda. Odalar yıkımın eşiğine geldi. Oda sahipleri kendi imkanlarıyla bir şeyler yapıyor ancak yeterli değil. Çünkü odalar ahşap işlemeli ve profesyonel birilerinin işe el atması gerekiyor. Bunun için defalarca Gümüşhane Turizm Müdürlüğü'ne başvuruldu ancak ses çıkmadı. Odaların restorasyon giderleri çok pahalı ve bu giderlerin oda sahipleri tarafından karşılanması pek mümkün görünmüyor.  Böyle giderse sadece hafızalarımızda kalacak olan tarihi eserler tüm yetkililerden ilgi  bekliyor.