Cihan Pektaş, Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği Toplantısında Konuştu

Sayın Bakanım, Sayın Milletvekili Arkadaşlarım, Sayın Müsteşarım, Sayın EPDK Başkanım, Sayın Küresel Enerji Konseyi Genel Sekreteri, Sayın Avrupa Rüzgâr Enerjisi Birliği Ceo’su, Değerli misafirler,

Sizleri sevgi ve saygılarımla selamlıyor; bu önemli toplantının tertiplenmesinde başta Sayın Mustafa Serdar ATASEVEN Başkanımız olmak üzere, emeği geçenlere teşekkür ediyor, hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.

Değerli Katılımcılar,

İnsanların diğer canlı ve cansız varlıklarla etkileşim içinde olduğu ekosisteme çevre diyoruz. İnsanlığın geleceği, gelecekte çevrenin ne durumda olacağına bağlıdır. Nasıl ki insanların taşıyabileceği kapasite belli ise, çevreninde bir taşıma kapasitesi vardır. “Allah kimseye kaldıramayacağından fazla yük yüklemez.” güzel bir sözdür.

Nasıl ki araçların istiab haddi belli ise (fazla yükle yola çıkıldığında ceza veriliyor) tabiatında bir kaldırma kapasitesi bulunmaktadır. İnsani ihtiyaçlarımızı karşılarken çevre hassasiyetlerine azami dikkati göstermeliyiz. 

Kapasiteyi fazla zorladığımız zaman geleceğimiz adına endişe verici bir durum ortaya çıkıyor. Bugün iklim değişikliği ve küresel ısınma çevre tahribatının bir neticesidir. Artık üretimlerimizi çevre duyarlılığını dikkate alarak yapılması gerekiyor.

Dolayısıyla çevreci bir anlayışla enerji üretmek artık dünyanın gündeminde;  

Dünya devi şirketler karbon salınımını azaltmak ve daha çevreci bir enerji kullanmak için Yenilenebilir Enerji üretimine yöneldiler. Petrol ve doğalgaz açısından zengin ülkeler bile Yenilenebilir Enerjiye yatırım yapıyor, Avrupa rüzgâra ağırlık veriyor. Mesela 2001 yılında dünya çapında sadece 23 bin megavat olan rüzgâr enerjisi yatırımları, bugün 500 bin megavatı geçmiş durumda.

Değerli Misafirler,

Yenilenebilir enerjinin en önemli özelliği doğal bir şekilde kendisini yenileyebilmesi ve yok olmaması, çevreci bir enerji olmasıdır. Bunun yanı sıra yenilenebilir enerji çeşitleri çevreye zarar veren karbon salınımının azaltılması, yerli kaynaklar oldukları için ithal edilmeye ihtiyaç duyulmaması ve bu sayede enerji konusunda dışa bağımlılığın azaltılması gibi hususlar açısından oldukça önemlidir.

Uzun vadede ülkemizin enerjide dışa bağımlılığı ve enerji faturasını önemli ölçüde azaltacak olan yenilenebilir enerji, milli gelirden istihdama, yatırım alanlarından çevresel faktörlere, enerji arz güvenliğinden kaynak çeşitlendirmesine kadar birçok alanda da son derece önemli faydalar sağlayacaktır. Bu sayede Türkiye enerji ticaretinde merkez ülke olmanın yanında enerjide kendi kendine yetebilen bir ülke konumuna gelebilecektir.

Değerli Katılımcılar,

Ülkemiz bulunduğu coğrafi konumu ve jeopolitik yapısı göz önüne alındığında bütün yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanma imkânına sahiptir. Özellikle hidroelektrik, rüzgâr-güneş enerjisi ve jeotermal potansiyelleri bakımından AB ülkeleri ile karşılaştırıldığında, Türkiye’nin son derece elverişli bir konuma sahip olduğunu söylemek mümkündür. AK Parti Hükümetlerine kadar bu kaynaklardan yararlanma oranı maalesef düşük seviyedeydi. Ama artık durum değişti Türkiye büyük hamleler yapmaya başladı.

Türkiye’nin gelecek planlamaları ve özellikle 2023 hedefleri kapsamında yenilenebilir enerji konusuna ayrı bir önem vermesi bunu kanıtlar niteliktedir. Bu istikamette atılan adımlar neticesinde Türkiye mevcut yenilenebilir enerji potansiyelini değerlendirmeye öncelik vermektedir.

Bunun en güzel örneği rüzgâr enerjisidir. 2007 yılında, Yenilenebilir Enerji Kanunu çıktığı zaman sadece 95 megavat olan rüzgâr enerjisi kapasitemiz bugün 6500 megavatı aşmış durumdadır. 800 megavat da inşa halindedir. 26 milyar Kw saat olan hidroelektrik üretimimiz 95 milyar Kw saate yükselmiştir.

Türkiye’de yenilenebilir enerji alanında yapılan yatırımlar bir önceki yıla oranla yüzde 46 oranında artarak 2015 yılında 1,9 milyar dolara yükselmiştir. Türkiye bu yatırımlarla yenilenebilir enerji alanında İngiltere, Fransa ve Hollanda ile birlikte 1 milyar dolar eşiğini aşan dört Avrupa ülkesinden biri olmuştur.
 

Buradan hareketle Türkiye’nin özellikle son yıllarda yenilenebilir enerji alanında çok önemli ilerlemeler kaydettiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.Yakın gelecekte yenilenebilir enerji kaynaklarına yaklaşık olarak 60 milyar dolar yatırım yapılması öngörülmektedir.

Geçen yıllar göstermektedir ki, siyasi istikrar ile gelen ekonomik istikrar sayesinde diğer alanlarda olduğu gibi enerji alanında da gelecek planlamalarını açık bir şekilde yapabiliyor, hedeflerimize daha emin adımlarla yürüyebiliyoruz.

Değerli Misafirler,

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Sayın Berat ALBAYRAK, enerji konusunda bir uzman olarak ekibiyle birlikte geleceğe dönük yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarına ağırlık vererek arz güvenliğini teminat altına alıyor. Sayın Bakanımıza ve ekibine çok teşekkür ediyorum. Bakanlıklar ve ilgili Kurumlar arasının da güzel bir eş güdüm var. Özel sektörümüz ciddi çalışmalar yürütüyor. 

Bu düşüncelerle, düzenlenen toplantının hayırlı ve uğurlu olması temennisiyle, emeği geçenlere bir kez daha teşekkür eder, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak dileğiyle hepinize saygılar sunarım.