Tıpkısının Aynısı: 1915-2012
Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Devleti sınırları içerisinde yıllardır Osmanlı ile beraber yaşam süren Ermenilerin, savaş sırasında Osmanlı'ya ihanet ettiğini görmekteyiz. Meclis-i Mebusan üyesi, Erzurum mebusumuz KarakimPastırmacıyan, seferberlik sırasında 3. Ordu'ya subay olarak katılıyor. Ermeniler de askerlik yapıyor Osmanlı ordusunda. Çünkü savunması yapılan topraklar aynı memleketin toprakları… Nitekim aynı Pastırmacıyan günlüklerinde "3000 Ermeni yiğidini yanıma alarak Rus Ordusu'na katıldım" diyerek Osmanlı Devleti'ne nasıl ihanet ettiğini kaleme döküyor. Peki bugün… "Kışkırtmalar", "renkli devrimler" ve "baharlar" çerçevesinde Türkiye'de bir iç savaş çıksa, Muş milletvekili Sırrı Sakık'ın veya Diyarbakır milletvekili Emine Ayna'nın ellerine silah alarak Türk ordusunun karşısına çıkmayacağının garantisini kim verebilir? Bu sorumuzun tartışılması bile abesle iştigaldir. BDP milletvekillerinin halktan çok PKK ve sözde önderliğin temsilcileri olduğu ortadadır!
Nisan 1915'te Ermeni kuvvetleri Van'da isyan çıkarmışlar ve 40 bin Ermeni askeri 17 Mayıs 1915'te Van'a girmiştir. Bu süreç içerisinde bölgede akıl almaz katliamlar gerçekleştiren Ermeni kuvvetleri, bölgede Türk nüfusunu silerek bölgenin Ermeni yurdu yapılmasını amaçlamışlardır. Bugün ise kültürel emperyalizm çerçevesinde "Güneydoğu Anadolu'da eski yer isimlerini tekrar verelim" önerisini sunan kişiler, bölge şehirlerini, tarihle alakası olmayan sahte isimlerle donatma gayreti içerisine girişmişlerdir. Her iki durumda da amaç bölgeleri "Türk izlerinden kurtarmak!"
Yine Dünya Savaşı yıllarında Ermeni teröristleri Iğdır'da bir katliam sırasında, çocuklarına sarılarak onları Ermeni caniliğinden korumak isteyen Türk anasının kafatasını ikiye ayırmış ve çocuklarını hunharca öldürmüştü. Bu görüntü yıllar sonra, 2003 Mayıs aylarında Iğdır/Gedikli köyünde yapılan kazı ile ortaya çıkmıştır. Şimdi kendinizi Ali Gümüş, Cahit Kılınç, İsa Sayın, Umut Bulut, Ali Yasin Erosmanoğlu, Samet Bütün, Mustafa Türkman ve Yaşar Doymuş isimli kahramanlarımızın anneleri, babaları, ağabeyleri, nişanlıları, çocukları yerine koyun…Şimdi soruyorum: O şehit anasının gözünde artık dünyanın ne önemi vardır? O şehit babasının "aslan oğlu" artık nerededir? O şehit sözlüsü/nişanlısı hanım için geceler sabah olur mu? O ağabeyin kardeşsiz kalması deyim yerinde ise yetim kalması ne demektir bilir misiniz/bilir miyiz?
Evet, dünkü Ermeni terörü ne ise, bugünkü PKK terörü de dünkü katil Ermeni terörünün "tıpkısının aynısı"dır. Bu ülkede hiç kimseye bir ayrım yapılmıyor. İsteyen Ankara Üniversitesi'nde eğitimini sürdürebiliyor. İsteyen kaymakam oluyor, doktor oluyor, avukat oluyor, diplomat oluyor, bakan oluyor, asker oluyor…
Tıpkı Taşnak gibi Marksist temelli olarak ortaya çıkan PKK terör örgütü, Soğuk Savaş'tan ABD'nin galip gelmesi ile Marksist temelden vazgeçerek kendisini ABD'nin de savunduğu "insan hakları", "demokrasi", "özgürlük" gibi kavramlarla nitelendirmeye çalışmaktadır. Bu bağlamda Türk milleti artık bu kavramlardan bıkmıştır, usanmıştır! "Demokrasi" kavramının dile getirildiği her gün bir şehit haberi duyar oldu bu millet…
Her ne kadar Fatih'a bilmemekle itham edilse de bu millet, Anadolu'nun rahminden çıkarak tekrar bu topraklara dönen ama arkada bir kahramanlık edası bırakan şehitlerine Fatihalarını esirgemez… Fatihalar şehitlerimizin üzerine olsun…
İmsak | 05:41 | ||
Güneş | 07:09 | ||
Öğle | 12:13 | ||
İkindi | 14:44 | ||
Akşam | 17:07 | ||
Yatsı | 18:30 |