Yeniçeri, Akillere ve Başbakan'a Yüklendi !

Hükümetin halkın algısını yönetmekle görevlendirdiği AKİL’ler, halkın üzerine karabasan gibi çökmüşlerdir.

AKP’nin sivil memurluğunu yapan Akiller, PKK’nın mücadele edilemez ve baş edilemez bir örgüt olduğuna halkı ikna etmeye çalışmaktadır. Akillere göre, Devlet ya PKK’nın talep ve isteklerini yerine getirecek ya da kan akmaya, şehitler gelmeye devam edecektir.

AKP/BDP ikilisi ve AKİL’ler halka ölümü gösterip, sıtmaya razı etmeye çalışmaktadırlar.

AKP, Akillerden umudu kesmiş olmalı ki, bu defa da İçişleri Bakanlığı bünyesinde “Sivil Toplum Konseyi” oluşturuyor. STK temsilcilerinin yer alacağı “Akil Konseyi” tartışmalı konularda kamu yararına görüş bildirecek. Kuşkusuz daha çok da bu görüşler AKP yararına olacaktır.

İş bununla da bitmiyor AKİLLER ve akil olmayan BDP’liler şu sıralarda Güney Afrika’nın yolunu tutmuş durumdalar.

Mandela’nın ekibinden fikir dilenmek için dün on bir siyasi ve akil kişi Cape Town’a gittiler. Onların Türkiye’nin Güney Doğusuyla Güney Afrika’yı: Diyarbakır ile Cape Town’ı; Kürt ile Zencileri ve Türk’le Güney Afrika’nın beyaz insanlarını fena halde karıştırdıkları anlaşılıyor.

AKP, resmen PKK ve Öcalan ile barış adı altında Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı işbirliği yapmaktadır. Başbakan Erdoğan, PKK’nın eli kanlı hükümlüsü Öcalan’ın ihtiyaçlarıyla doğrudan ilgilenmektedir. Öcalan’ın televizyon seyretmesi ve jimnastik yapmasıyla bile Başbakan Erdoğan bizzat ilgilenmektedir. Bunu da alenen televizyonlarda söylemektedir.

Durum yeterince açık olmasına karşın Başbakan Erdoğan, haddini aşarak MHP’yi başka bir partinin yedeği olarak ifade etmektedir. Başbakan Erdoğan MHP ile AKP’yi birbirine karıştırıyor.

İlkesi, iddiası, tezi ve davası olmayanlar önüne gelenin arkasına vagon olurlar. Bu terör örgütü bile olsa onlar için fark etmez.  MHP tarihi bir partidir. Başbakan aslında “biz AKP olarak PKK ve BDP ile işbirliği yapıyoruz ama bakınız MHP de bir başka partiyle yapıyor” demeye getiriyor. Ancak Başbakanın bu tavrı, MHP’yi hiç tanımadığını gösteriyor. MHP’nin istikameti, hedefi ve iradesi vardır.

MHP yalnızca Türk Milletiyle işbirliği yapmaktadır. Terörle, Avrupa’yla, Obama’yla Türkiye Cumhuriyeti’ne ve TSK’ya karşı işbirliği AKP has bir tavırdır.

Başbakan Erdoğan “tarih yeniden yazılıyor” diyor, doğrudur.  Sorunun tarihin yazılmasında değil, kimin adına ve hesabına yazıldığındadır.

Muhalefet partilerine şu sözleri söyleyen birisi Türkiye’nin başbakanı olamaz! ”Sizin rahatsız eden ne, gözünüzü neden bu kadar kan bürüdü? Kan tutkusu, bu kan sevdası ne?
Ölmeyi, öldürmeyi, ölümleri seyretmeyi çok seviyorsanız, sokakları, kalleşçe terörize etmeyi bırakın, gidin dağlara yurt dışına çıkacak teröristlerin önüne kesin”.

Erdoğan iktidarının, kan döken, kan içen, kan kokan örgütle işbirliği yapmış olması kandan beslenenleri beslediğini göstermektedir. Şehit kanı döken teröristlerin elini sıkanların elleri de en az onlar kadar kanlıdır. Suriye’de kan döken taraflardan birisini destekleyenler de onların döktükleri kandan sorumludur.

Terör örgütüne silahıyla birlikte döktüğü kan yanına kar kalacak şekilde çıkıp gitmesine izin verenler en az onlar kadar sorumludurlar. Terör örgütünü bağrına basan Başbakan, Muhalefeti terörize etmeye çalışıyor. Muhalefet bu ucuz ve uçuk söylemlere itibar etmeyecektir.

Kötü söz sahibinindir…