'Davamız, Büyük Türkiyeyi İnşa Davasıdır'

AK Parti Gümüşhane İl Başkanı Ercan Çimen, “Büyük Türkiye Davası’nın dayandığı temel stratejik unsurları iyi kavradıkları görülen küresel çetelerin, AK Parti’yi devirmeye yönelik kalkışmasının ulusal iş birlikçisi olan bileşenlerini, aziz milletimiz çok iyi tanımaktadır” dedi.

Başkan Çimen, CHP Gümüşhane İl Başkanı A. Sait Özdamar ile SP Gümüşhane İl Başkanı Akın Demir’in, Türkiye genelinde sahnelenmeye çalışılan ve ’28 Şubat Postmodern Darbesi’nin küresel çetelerle işbirliği içindeki yeni bir versiyonu olarak gördükleri ‘AK Parti’yi darbe ile devirme planı olan ve kamuoyunda ‘Gezi Parkı ‘ şeklinde adlandırılan eylemlere yönelik açıklamalarını her açıdan utanç verici değerlendirmeler olarak gördüklerini belirterek,” Anlaşılmış oldu ki ‘Milletin Davası’nın bayraktarı olmak ne Özdamar’ın ne de Demir’in harcı değilmiş. Görüntü de birbirleriyle çatışan iki başkan, konu AK Parti ve onun şerefli lideri söz konusu olunca hayret edilecek bir şekilde aynı zeminde buluşabilmiştir. Sayın Demir’e bu saatten sonra bir de önerimiz var, kuru kuru basın açıklamaları yapacağına gitsin Gümüşhane’de bir ilke imza atsın ve ‘Tencere Tava, Hep aynı Hava Protestoları’nın şehrimizdeki öncüsü olarak şehir tarihine geçsin(!) Biz eminiz ki kendisini çok seven ve kıymet veren birileri onun bu tavrını ödüllendirme hususunda hiç tereddüt göstermeyecektir. İşte bundan yüzde yüz emin olabilir ” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu mevcut durum içinde ‘Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a sahip çıkmanın her anlamda millete sahip çıkmak anlamına geleceğini ifade eden Başkan Çimen, yaptığı yazılı açıklama ile ‘Gezi Parkı Eylemleri’ ve ülkenin içine çekilmek istenen kaos ortamının şifrelerini kamuoyu ile paylaştı.

Türk Demokrasi Tarihi’nde ‘Merhum Menderes’in asılarak, Merhum Özal’ın zehirlenerek şehid edildiğini anımsatan Çimen, ülkenin sayısız darbe ve cunta eylemiyle yıllarca uluslararası çetelere haraç öder bir ülke haline getirildiğini anlattı. Türkiye’nin 1990’lı yılların sonunda bir darbeyle karşılaştığını belirten Çimen, bu komplonun ardından kurulan AK Parti’nin iktidara geldiği 3 Kasım 2002 tarihinde aslında ‘Milli Bir İnkılap’ yaşandığını anımsatarak, yaklaşık 10 kusur yıllık AK Devrim Süreci’nin bugün bir ‘Karşı Devrim Hareketi’yle iktidardan uzaklaştırılmak istendiğini söyledi.

Söz konusu senaryoyu tezgahlayanların asıl amacının güçlü ve müreffeh bir Türkiye’yi zayıflatarak küresel çetelere bağımlı hale getirmek olduğunu kaydeden Başkan Çimen, “Milletin ferasetle anında görerek teşhis ettiği bir derin tuzağı görmemezlikten gelerek, meseleyi çarpıtmaya kalkışmak en hafif tabirle basiretsizlik değilse dalalettir. Millet davasını taşımak hususunda büyük bir acziyet içinde bulunan bu siyaset odakları, artık mevcudiyetlerinin meşruiyetini bütünüyle yitirmiş olacaklar ki, bu büyük imtihanı savsaklayarak, irade zafiyetlerini milletten kaçırabileceklerini dahi düşünebilecek bir illüzyona tevessül edebilmektedirler. Bu iki arkadaş AK Parti’nin siyaset ve hassasiyetlerini gerçekten anlamak istiyorlarsa öncelikle dönüp son 200 yıllık tarihimize bir baksınlar. Bugün olup bitenlerin ne kadar da güncel olduğunu hayretler için de bir bir göreceklerdir.” diye konuştu.

AK Parti’ye yönelik derin darbe girişiminin en önemli ayaklarından birinin de CHP olduğunun görülmesi için, derin düşünceye gerek olmadığını ifade eden Başkan Çimen, ”Millete karşı kurulan bu büyük kumpasın, bu şer koalisyonunun tarafları kirli oyunun aktörleri bu gün çok daha net bir şekilde görülmeye başlanmıştır. ’Gezi Parkı’nda ağaç ve çevre hassasiyetini örtü olarak kullanan bu blokun, aylarca bu sürecin provalarını yaptıkları ve ‘Türk Baharı’ şeklinde algılanabilmesi için 31 Mayıs’ta düğmeye bastığı ve 1 Haziran’da başkentte ‘Başbakanlık ile İstanbul Dolmabahçe Sarayı’ndaki Başbakanlık Ofisi’nin işgali ile ‘Hükümeti Devirmeyi’ planladıkları bu gün çok daha net olarak görülebiliyor. Allah’a hamdolsun ki polisimizin çok büyük gayretiyle bu kirli tezgah o gece kırılmış ve darbe akamete uğratılmıştır. Bu projenin ayaklarından biri olan CHP’de bilindiği gibi bu süreçte aralarında Gümüşhane’nin de bulunduğu ülkenin birçok şehrinde ‘Bir merkezden idare edilir şekilde’ sokak gösterileriyle sözde çevreci eyleme destek gösterileri yaparak, genel bir isyan havası yaratmayı denemiş ve süreç sosyal medya kanallarıyla koordine edilmiştir. Bugün geldiğimiz nokta itibariyle darbe birçok açıdan kırılmışken şimdi bu kirli oyunun ikinci perdesi sahnelenmek istenmekte, olay siyasileştirilerek politik tartışmanın öznesi haline getirilmek istenmektedir. İşte bu süreçte Saadet Partisi Gümüşhane İl Başkanı Akın Demir’inde olaya dahil olması ve bu komplocu kesimlerin propagandalarına lojistik destek sayılacak bir üslup ile ‘ONLARIN AĞIZIYLA’ konuşması çok manidardır. CHP il başkanının rolünü anlıyoruz da SP il başkanının içinde bulunduğu derin psikolojiyi ise hayretle karşılıyoruz. ‘Hakikat ve Hikmet perestlikten dem vuran bu kişinin hangi hakikate hizmet ettiği ve mevcudiyetinin hikmeti mucibi mütedeyyin halkımız nezdinde de büyük bir infiale neden olmuştur. Mevcudiyetimizin asli ilkesi hükmünde ki İslam’ın temel değerlerini kendi kişisel çelişkilerini kamufle etmekte kullanan bu zevatın hükmünü zaten halkımız vermektedir. Liderimizin “diklenmeden dik durma” hassasiyeti olmasaydı, tam 642 milyar dolarlık kaynak millete hizmette kullanılmayacak, tefecilerin cebine gitmiş olacaktı. Birilerinin böyle “Dik Bir Başbakan” değil de, eskiden olduğu gibi milletin kaynaklarını tefecilere hortumlatan “Eğik Bir Başbakan” istemeleri boşuna mı? Yahudi tefecilerin İsrail’de “Erdoğan gitsin!” dua seansları tertiplemeleri, Türkiye’deki birtakım “uyurgezerleri” sokağa dökmeleri boşuna mı?” ifadelerine yer verdi.

CHP Gümüşhane İl Başkanı’nın ‘Faiz Haram Değil mi?’ başlığıyla yerel basında yer alan açıklamalarına da değinen Başkan Çimen, yaşanan bu olaylardan nemalanmak adına şimdi CHP’nin referans sistemine islami kaynakları da dahil etmesinin işin en tuhaf yönü olduğunu belirterek, “Bu ülkede ilginç bir şekilde her darbe girişiminin bir din adamı olmuştur. Anlaşılan o ki CHP bu tavrını şimdi de sürdürmek konusunda dersine iyi çalışmış. Ama halkımız bu numaraları artık yemez.” dedi.

Demir’in kent ekonomileri forumu ile ilgili ifadelerini de sert bir dille kınayan Başkan Çimen, forumdan çıkan sonuçların tartışmasız bir şekilde Gümüşhane Halkı’nın ortak beklentileri olduğunu söyledi.

Çimen,” Demir’in ‘Kent Ekonomileri Forumu’ ile ilgili açıklamalarını ise ciddiyetten uzak ve ‘Kendi Boyunu Aşan İşlerle İştigal’ olarak gördüğümüzden kendisine bu çerçevede söylenecek söz olmadığını halkımızın bilmesini isteriz. Organizasyonunu gerçekleştirdiğimiz foruma, şehrin önde gelen akil adamlarını davet ettik ve gün boyu süren bir beyin fırtınasına imkan tanıdık. Biz burada şehre bir şey dayatmadık ama altmışı aşkın davetliye geleceğin dünyasında Gümüşhane’yi nasıl görmek istediklerini sorduk. Sağ olsunlar var olsunlar, onlarda büyük bir samimiyet ve özveri içinde, üniversitemizin saygın hocalarıyla el ele verip şehrimizin gelecek beklentileri ile vizyonunu ortaya koydular. Şimdi, Sayın Demir şunu çok iyi bilsin ki; Burada ortaya konulan irade, bir siyasi partinin değil, öncelikle Gümüşhane Halkı’nın ortak iradesidir. Sayın Başkan buradan çıkan sonuçlara karşı,'İstemezük Kafasıyla’ karşı çıkıyorsa bilsin ki bu her şeyden önce bu şehrin gelecek özlemlerine ve Gümüşhaneli’nin hayallerine karşı çıkmaya yeltenmektedir. Sayın Demir, bu şehirde siyaset yapmak niyetinde ise öncelikle şunu bilmek zorundadır ki; şehrin faydasına olacak konularda toptan bir reddiyecilik mantığından çok şehre katkı sunmaya dönük yapıcı muhalefeti öğrenmek zorundadır. Yok, Müzmin Muhalif olmanın keyfini sürdürmek niyetinde ise ve zaman içinde bunun kendisine sağlayacağı o malum rantla idare etmek ona yetiyorsa, o zaman biz buradan kendisini milletin vicdanına havale ediyoruz. Biz AK Parti olarak, planlaması yapılmış olan 2023 ve 2071 vizyonlarıyla çıktığımız geleceğin fethi davasında, Gümüşhane’nin de her açıdan dört başı mamur marka bir kent olması için gereken her ne ise onu yapmak için tüm gayretlerimizi sürdüreceğiz. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın… Bilinmelidir ki AK Parti’nin davası basit bir siyaset davası değil, açık söylüyorum büyük bir medeniyet davası, Yeniden Büyük Türkiye Davası’dır. Bu kutlu yolda Allah yar ve yardımcımızdır” dedi.