Sabiha...Bu benim anamın adı.Bilinmeyen,duyulmamış güneş gibi içimi ısıtan bir isim. O,Sallahlı mahallesinde dünyaya gelmiş eski yaylanın suyu kadar saf ve temiz,dipsiz göl gibi sessiz,sakin bir Dörtkonak kızıydı. Hıderlezde,Ayliyasta...
Sene 1970'li yılların sonu.Dörtkonak Köyümüzde İlkokul 4. ya da 5.sınıfında öğrenciyim.Kar fırtınalı ve soğuk bir kış günü. Fırtına gece boyunca evlerin çatılarını uçuracak derecede kuvvetli esip durdu. Annem sabah hayvanların...
Eskişehir'in en soğuk günlerinden biriydi. Ayazın deyim yerindeyse iliklerimize kadar işlediği cumartesi günü içimizi ısıtan bir programa ev sahipliği yaptık. Soğuk havaya inat sıcacık evlerinden çıkıp bu kış mevsiminde davetimize...
Beğenmezler her hizmeti Göremezler akıbeti Bilgisayarın başında Kurtarırlar memleketi Son zamanlarda hemen hemen her konuda bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan tiplere rastlıyoruz. Gerek günlük yaşamda ve gerekse sosyal medyada… Eline kitap...
Bu hafta ki yazımı yazmak için bilgisayarın karşısına geçip geçtiğimiz hafta ki yazı konusunun devamı niteliğinde 'aile kavramı” üzerine yazacaktım. Ancak yazıya başlamadan önce yerel basında neler olup bittiğine bir göz atayım...
Yeni yıla girerken yeni hayaller kuruyorduk ki birde ne görelim gece yarısı yağmur gibi zamlar kar taneleri gibi üzerimize yağmaya başladı. Artık hayal kurmayı da bıraktık. Birkaç hafta piyasalarda estirilen olumlu hava meğer yalancı baharmış!...
İçinde bulunduğumuz ekonomik zorluklar "Seçim değil, geçimin derdinde" olduğumuzu gösteriyor. Nasıl göstermesin ki! Akşam evde çocuklarına 'acaba bugün ne pişireceğim” diye düşünen annelerin tenceresinde et değil...
Aralık ayı gelince yüreğimin tam orta yerine derin bir sızı gelip çöker. Tam 8 yıldır içimde tarif edemediğim sızıyı yaşıyorumyine! Takvimler 12 Aralık 2013 Perşembe gününü gösterdiğinde her fani gibi mülk evinin sahibinden tahliye...
Hayat Mottonuz 'Uğraşma-Uzlaş” Olsun Geçtiğimiz hafta sonu Eskişehir Uzlaştırmacılar Derneği olarak sosyal ve kültürel faaliyetlerimize bir yenisini daha ekledik. Uzun pandemi süresince görüşemediğimiz arkadaşlarımızla hasret giderdik....
Yazımın başlığını okuyunca negatifler olmasa, pozitiflerin kıymetini nasıl bileceğiz? Dediğinizi duyar gibiyim. Başlık birçoğumuz için hayat mottomuzdur belki de. Yaşadığımız bu zor ve sıkıntılı günlerde, piyasalardaki yangını,...
Hafta sonu hanımın elime tutuşturduğu ihtiyaç listesini almak üzere evin küçük üyesi oğlum Haktan Hasan ile birlikte alış verişe çıktık. Yanımda evlat olduğunda ilk durağımız eğlenebileceği mekânlar olur. Be seferde öyle oldu. Biraz...
Takvimler 9 Kasım 1938 Çarşamba gününü gösteriyordu. Dolmabahçe Sarayı 71 No'lu Oda'da Ata'mız hasta yatağında. Hastalığı ağırlaşarak saatler geçiyordu! Her geçen dakika bir öncekinden zor ve sıkıntılıydı. 'Beni...
Uçurumun kenarında yıkık bir ülke.Türlü düşmanlarla kanlı boğuşmalar. Yıllarca süren savaş. 29 Ekim 1923 sabahı ülke nüfusu 13 milyondu.11 milyon kişi köyde yaşıyordu. 40 bin köy vardı.37 bininde okul yoktu. Postane yoktu okul yoktu....
Bu satırları kaleme alırken sevgili peygamberimizin doğum günü olan Mevlit Kandili'nin manevi atmosferi her yanı sarıp sarmalamıştı. 'Sen olmasaydım bu alemi yaratmazdım” sözünün muhatabı… Kadim medeniyetimizde 'mevlit...
Her hafta bu köşeden siz kıymetli okuyucularımızla olan iletişimimizi sağlayan köşe yazılarımı, genelde pazar günü yazmaya çalışıyorum. Bu pazar, annemi ziyaret için gittiğim Ankara'dan Eskişehir'e dönerken yazı konusu birkaç...