KAPİTALİST MÜSLÜMAN..

Derler ya hani; Elhamdülillah Müslüman’ım… 

Ağızlarına, çürümüş sakız yapışıp çıkaramayan yeni yetmeler gibi bir o tarafa bir bu tarafa çiğnediler. Bu memleket uzun yıllar Atatürk’ü kendine siper yapmış, onun gölgesi ile geçinen, ışığa çıktığında güneşi görmüş yarasa misali çığırtkanlık yapan bir zümrenin kaprislerini çekti. Malum şimdilerde birileri kendilerini paralasa da artık bunun bir katma değeri yok. Ama bu yazım bununla alakalı değil. Yeni sezon bambaşka bir insan manzarası sundu bizlere.

Evet. Yeni trendimiz şu .. Ortamın getirisine uygun sakal yada bıyık.. ve yine ortama uygun süslü dinsel betimlemeler ve en hoşu da 1 dakika da kılınan 10 rekatlık namazlar!

Çürümüş sakız misali çiğnediler diyorum, öyle ki artık işi zıvanadan çıkarıp İslam’ı bir kenara itip tüm kurgularını bunun üzerine yaptılar. ‘’ Elhamdülillah Müslüman’lar.. ‘’

İyide Müslüman kardeşim!

Faizin her türlüsünü yiyen ve yediren sensin,

Milyonları kazanırken bile asgari ücret zırvasına dahi gözünü dikebilen sensin,

Hak, hukuk adalet anlayışını bir kenara itip, kapitalist kanunların bekçiliğini yapan sensin.

1+1 evlerde metres değiştiren,  tapularını onların üzerine yapan da sensin.

Lüks arabalarla gezip, ayda 3 asgari ücretli maaşını aracının yakıtına kullanan gene sensin,

Torpil, rüşvet iltimas her türlü çirkin işi uygulayan da sensin.

Ve tüm bunları yaptığın halde hala gözü doymayanda sensin.

Bunlar uzar gider. Eklenecek çok şey var aslında ama affınıza sığınarak bu kadarını yazmakla yetineceğim. Velhasıl-ı kelam nereden tutarsan elinde kalacak. Artık bizleri kandırmaktan vazgeçin. ‘’Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir. ‘’ hadisi şerifi ile büyüyen bir toplumun geleceği nokta bu olmamalı.

İktisadın, ekonominin de bir ahlakı vardır. Uygulamaya konulan sözde adalet normlarının birey ve topluma entegrasyonu o kadar acı verici ki; idareci geçinen bu tayfanın bu rezil duruma gelmesine sebebiyet verdi.  Her açıdan müstesna bir dinin mensupları olarak kendimize gelmeli ve ticari ahlakımızı yeniden şekillendirebilmeliyiz. Kaçınılamayacak bir gerçek var ki, uzun bir süre daha kapitalizmin içerisinde savrulup duracağız. Ama bunu dinimizin ahlak ve prensiplerine göre çözüme ulaştırma gayreti içerisinde olmalıyız.

Eşitsizliği ortadan kaldıracağına inandığımız, dilinden Allahın kelamı düşmeyen ! bu idarecilerin kutsandığını bile düşünmüyor değiliz. Fatır Suresi  5. Ayette buyrulduğu üzere ‘’ ‘’Aldatıcılar sizi Allah ile aldatmasın’’ ikazının tam da çevresine oturmuş, para ve unvan için, dini kültür haline getirmişlerdir.   

Helal bir kazanç ise, kimsenin zenginliğine, kazancının çokluğuna dair bir eleştirimiz muhakkak ki olamaz. Müslüman tabi ki zengin olmalı, varlıklı olmalı. Allah’ın verdiği nimetlerden gerektiğince faydalanmalı. Fakat bunun yanında da rızkını kazanma uğruna bin bir zorluğa göğüs gererek çalışan insanın zihninde, köle felsefesi oluşturmamalı ve onun üzerinden nemalanmamalıdır. 

Birey olarak bizler de bunlara çanak tutmuyor değiliz. Bunlar içimizdeki insanlar. Toplumun mihenk taşları! Saygıdeğer beyefendileri! Ağır ağabeyleri !  Duayenleri ! Dünya menfaatleri uğruna ceplerini kendilerinden daha büyük bir hale getiren  bu insanların önlerinde eğilebilecek kadar küçülebilen bir toplum olduk maalesef. Neden küçülmeyelim ki, adamlar ‘’Elhamdülillah Müslüman ‘’ ve asla yanlış işlere kalkışmazlar.

Son olarak;

Eğer ki insanlar bir Müslüman’ın kişiliğine doğruluk testi uyguluyorsa oturup  konuşacak çok şeyimiz var demektir.  Müslüman bir ülkede ‘’ vay be böyle insanlarda varmış ‘’ deniliyorsa bir güruha saplanmışızdır.

Eşitlik kisvesi altında bize dayatılmaya çalışılan bir takım olguları adalet anlayışı ile yoğurmadıkça bu külfetin altından asla kalkamayız. Adalet diyorum çünkü onların akıllarına Hz. Ömer’in terazisi belki de hiç gelmeyecek.  Selametle kalınız…