banner333

banner309

STK'lardan "Nitelikli Üniversite Eğitimi" Paneli

Geçtiğimiz günlerde Türk Dünyası Araştırmalar vakfı ile Ülkü-tek İstanbul İl Başkanlığı tarafından düzenlenen panelde, iş dünyasının markaları, akademisyenler ve stk öncüleri bir araya geldi. Turan Kültür Merkezi Süleymaniye Kürsüsünde gerçekleşen panelin konusu , “Türkiye’de Üniversite Eğitimlerinin Niteliği ve Sektörün Beklentileri” oldu.

İş Dünyası 14.01.2017, 04:34 15.01.2017, 21:35
STK'lardan "Nitelikli Üniversite Eğitimi" Paneli
banner400

Güsiad Genel Başkan Yardımcısı,  Öztiryakiler Genel Müdürü Yüksel Yalçın’ın yönettiği panelde,  Antalya Uluslararası Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, TDAV Yükseköğretim Koordinatörü ve Doğuş Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ramazan Taşdurmaz, ÜLKÜ-TEK Kurucu Başkanı araştırmacı yazar İbrahim Okur, Mir Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Mirmahmutoğulları, Elvan Gıda İcra Kurulu Üyesi, Şükrullah Dolu, ELOPAR AŞ. Yönetim kurulu Başkanı Mehmet Sandal ve Polisan Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Faik Bitlis konuşmacı olarak katıldılar.
Ülkü-tek Yüksek İstişare Kurulu adına panelin açılış konuşmasını yapan Erdinç Balcı, Türk milletini çağdaş uygarlık seviyesine taşımak için uğraş veren TDAV ve ÜLKÜ-TEK’in çalışmalarının üretim sektörlerince desteklenmesinin gereğine vurgu yaptı.
Prof.Dr.İsmail Yüksek, YTÜ rektörlüğü dönemindeki çalışmalarından örneklerle Türkiye’deki Üniversite Eğitimlerinin tarihsel gelişim süreçlerini akademisyen penceresinden izah ederek, üniversite sanayi işbirliğine dikkat çekti.
Prof.Dr.Ramazan Taşdurmaz, eğitim kalitesini gelişiminin yanında toplumsal vizyonun eğitim üzerindeki etkileri üzerinde durdu. Öğretim görevlisi-öğrenci ve saha işbirliğinin daha samimi ve ortak beklentilerin aşılması adına gerekliliğini paylaştı.
-İbrahim Mirmahmutoğulları, Mir Holding’in arge süreçleriyle gelişim yolculuğunu paylaştı. Üniversitelerin inovasyon ve arge odaklı bakış açısıyla özgüveni güçlü olan bireyler yetiştirmesiyle gelişimin mümkün olabileceğini, ayrıca firmaların arge kültürünü işletmelerin yönetim anlayışına dönüştürerek, devlet desteklerini de arkalarına alacakları gelişim yolculuklarında yüksek katma değerli çıktıların mümkün olabileceğini ifade etti.
 -Araştırmacı Yazar İbrahim Okur, üniversite eğitimlerinden önce lise ve öncesi eğitimleri tartışmak gerektiğini ifade ederek, eğitimin olmazsa olmaz 10 şartını paylaştı.Başta matematik ve fen bilimleri olmak üzere ezberleyerek büyüyen bir genç nesil yetiştiğini, asıl dönüşüm programını buralara yapmak gerektiğini ifade etti.
-Elvan Gıda İcra Kurulu üyesi, Şükrullah Dolu,  eğitimi sosyal sorumluluk projeleri ile desteklediklerini hatta bu işe anaokulu seviyesinde başlayarak ülkede bir kültüre dönüşmesi gerektiğini ifade etti. Firma olarak ArGe merkezi kurduklarını üniversite sanayi işbirliğinin daha da geliştirilmesi gerektiğini ifade etti
-Elopar YKB Mehmet Sandal ise, Türkiyenin hedeflerinin büyük ancak eğitimin başarılarının küçük olduğunu ifade etti. Bu eğitim sistemi ile 2023 hedeflerindeki 500 milyar dolarlık ihracatın mümkün olamayacağını, reel sektörün katma değeri yüksek ürünlere odaklanılmasının teknik eğitimi  ve araştırma geliştirme kabiliyeti yüksek nitelikli mezunlarla başarılabileceğini, firmaların artık kendi bünyelerinde sürekli eğitim merkezi oluşturduklarını ifade etti.
-Polisan İcra Kurulu Başkanı  Ahmet Faik Bitlis ise, firma olarak başarı öykülerinin temelinde araştırma ve geliştirmeyi kültür edindiklerini ifade ederek,  üretim teknolojilerini ve yüksek nitelikteki ürün yeteneklerini geliştirmeyen firmaların zamanla zayıflayarak   güç kaybedeceğini belirtti. Bitlis, “başımıza icat çıkarmayın” diyerek büyütülen genç kuşaklardan bugün hergün yeni bir icat çıkarmalarının beklentisinde olduğumuzu hatırlatmak isteriz diyerek, gelişmiş ülkelerdeki eğitim modellerinin daha da kapsamlı incelenerek bu süreçlerin geliştirilmesinin zorunlu olduğuna dikkat çekti.
Yoğun bir katılımla gerçekleşen ve yaklaşık 4 saat süren panelde söz alan konuşmacılar, Türkiye’de üniversite eğitimlerinin; girişteki öğrenci seçimleri, akademisyen, eğitim müfredatları, sınıftaki öğrenci sayıları, eğitimin fiziki alanlarının yeterliliği, bilim adamı yeterlilikleri, arge-inovasyon yetenekleri, laboratuvarlar, sektör-sanayi işbirliği açılarından analizini yaparak reel sektörün penceresinden geliştirme önerilerini ele aldılar.Panelde oturum başkanı  Yüksel Yalçın, BOSGEM tarafından konuya ilişkin hazırladıkları raporun sunuşunu yaptı. Yalçın, panel esansında yapılan sunuları yazılı hale getirerek katılımcılar ve kamuoyu ile paylaşacaklarını ifade ettiler. Her bir konuşma arasında dinleyicilerden gelen sorular ve verilen cevapların ışığında ilginç bir akıcılıkla devam eden panelde şu fikirler öne çıktı:

  • Türkiye’de yüksek nitelikli Üniversite Eğitimi Dönüşüm Programı gerekiyor.  
  • Uluslararası gelişmişlik endesklerinde,  gelişmiş ülkelerin gerisinde kalmamızın en önemli sebebi nitelikli insan kaynağı yetiştirilemediği, bununda eğitim sistemi olduğu bilinmektedir..
  • Özel sektörün endüstriyel gelişim sürecinde insan kaynağı beklentisi; konusuna hakim, ana dalında uzman, kendisini yetiştirmiş, beklentileri karşılayabilecek nitelikte, dünyadaki gelişmelerin izleyicisi ve uygulayıcısı kapasiteye sahip, sürekli gelişimi model edinmiş insan kaynağıdır.
  • Üniversiteler; öğrencilerin aldıkları puan aralıklarına göre  sınıflandırılmalıdır:
  • Meslek Yüksek Okulları,  Üniversite Eğitim programından ayrılmalı, Enstitü adıyla tanımlanıp yeniden yapılanmalıdır. Üniversite mezuniyeti en az 4 yıllık eğitim yapmış kurumlar şeklinde tanımlanmalıdır. Bu modele göre üniversite giriş sınavından alınan puanlar referans alınırsa;

– 2 yıllık Meslek Yüksekokulu Programları (200-300 puan arası)
– 4 yıllık Karma Programlı Üniversiteler (300-400 puan arası)
– 4,5 yıllık İhtisas Üniversiteleri (400-475 puan arası )
– 5 yıllık Teknoloji Üniversiteleri (475-500 puan arası )

  •  Enstitüler 1 yıllık İngilizce hazırlık olan programlara açık olmalıdır.
  • Her şehire her türlü programı içeren üniversite açmak yerine, yerelin kaynaklarına ve ihtiyaçlarına paralel istihdam planlaması yapılarak öğrenci sayısı belirlenmelidir. İlgili alanda deney labaratuvarları, pratik çalışma alanları olmayan vilayetlerde öğrenci sayısını artırma esası üzerine öğrenci sayısı planlanmamalıdır.
  • İhtisas üniversitelerinde, rektör, dekan ve bölüm başkanları, ilgili sahanın uzmanı akademisyenlerden olmalıdır.
  • İhtisas üniversitelerinde güçlendirilmiş yabancı dil eğitim programları olmalıdır.
  • Teknoloji üniversiteleri ise en az beş yıllık olmak kaydı ile, üniversiteler için bilim adamı reel sektör için yüksek nitelikli teknoloji geliştirecek kadrolar üzere planlanmış olmalıdır. 4 yıllık eğitimin sonunda son bir yıl 2 ayrı ülkede pratik saha ve işbirliği yapılan üniversiteler ile ortak programı icra ederek mezun olmalıdır. Bu şartlarda mezun olmuş kadrolara devlet iş garantisi taahhüt etmelidir.
  •  Teknoloji ve İhtisas üniversitelerinde üniversite sanayi işbirliği en ileri seviyede sağlanmalı, akademisyenlere iş yerleri atanması mecburi hale getirilmeli.  
  • Üniversitelerde kontenjan planlama, saha araştırmaları ve sektör ihtiyaçlarına göre belirlenmelidir.
  • Niteliksiz ve ihtiyaç dışı üniversite mezunu işsizler ordusu oluşturmak yerine; orta öğretimde nitelikli ara eleman yetiştirmek daha verimlidir

Panele ev sahipliği yapan, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Genel Başkanı Közhan Yazgan, son derece faydalı ve aydınlatıcı geçen bu paneli hazırlayan ÜLKÜ-TEK yöneticileri ve konuşmacılara teşekkürlerini ifade etti.

Kaynak: Haber29.NET
Yorumlar (0)
2
az bulutlu
Namaz Vakti 22 Kasım 2024
İmsak 05:41
Güneş 07:09
Öğle 12:13
İkindi 14:44
Akşam 17:07
Yatsı 18:30