banner333

banner309

05.10.2021, 09:32

İdareci Böyle Mi Olmalı!

Her hafta bu köşeden siz kıymetli okuyucularımızla olan iletişimimizi sağlayan köşe yazılarımı, genelde pazar günü yazmaya çalışıyorum. Bu pazar, annemi ziyaret için gittiğim Ankara’dan Eskişehir’e dönerken yazı konusu birkaç başlık vardı kafamda.

Yol boyunca aracın radyosunda dinlediğim bir konu vardı ki toplumsal bir tepkiye dönüşen Kemalpaşa Kaymakamı ile öğretmen arasındaki sinir bozan diyalog’un üzerinden fazla zaman geçmeden yazayım istedim.

Bu tür davranışları görünce, yıllardır dilden dile dolaşan ve bir babanın oğluna verdiği hayat dersini anlatan “Kaymakam olamazsın demedim adam olamazsın dedim” hikayesi günümüzde hala önemini koruyor demek ki.

Hadiseyi biliyorsunuz…Artvin’in Kemalpaşa ilçesinde okul ziyaretlerinde bulunan Kaymakam Faruk Saygın, Çok Programlı Anadolu Lisesi’nde girdiği sınıfta kendisine "Hoş geldiniz" diyen ve elini uzatan öğretmeni "Haddini bil, sınıftan çık dışarıya, bekle" diyerek rencide edici biçimde azarlaması.

Hiç yakışmadı…

Sınıfta yaşanan bu hadisede Kaymakamın yanındaki görevlileri geçtik öğrencilerin gözü önünde sınıf öğretmenini azarlaması asla kabul edilemeyecek bir travmadır.

Daha sonra hatasını anlayarak öğretmenden özür dileyen Kaymakam’ın özrü kabahatinden büyüktür.

Gururun ve kibrin paçalarından aktığı böyle bir idareci mesleğe büyük zarar ve hasar vermiştir.

Görevinin saygınlığını gururuna ve kibirine feda etmiştir maalesef!

İnancımızda ve medeniyetimizde gurur ve kibir; kendini beğenip diğer insanlardan üstün tutmak ve yine kendinden başkasını hor ve hakir görmektir.

Oysaki öyle Valiler, Kaymakamlar tanıyorum ki gururun kibirin eseri yok üzerlerinde. Yetkileri, görevleri ve de ilimleri arttıkça mütevazilikleri de o ölçüde artıyor.

Neyse…

Kaymakam ilçenin en yüksek mülki idare amiridir. Devleti temsil eder. Cumhurbaşkanlığı makamının temsilcisidir aynı zamanda.

Bu noktada ilk Cumhurbaşkanı olan Ulu Önder’imizin yurt gezileri sırasında gittiği bir okulda öğretmenle yaşadığı diyalog kamu yönetimi derslerinde kaymakam adaylarının eğitiminde örnek olarak anlatılmalı.

 “Atatürk’ün yolu bir köye düşmüştü. Gittiği köylerde okulları ziyaret eden Atamız, köyün ilkokulunu ziyaret etti. Okul bahçesinde oynayan çocuklarla ilgilendi, oyuna katılmayan bir öğrencinin sorunlarını dinledi. Zil çaldı ve o da öğrenciler ile sınıfa girdi. Sınıfın genç öğretmeni Atatürk’ü öğretmen kürsüsüne davet etti. Atatürk, arka sıralardan birine oturarak:“Hayır, siz yerinizi alınız, dersinizi veriniz. Sınıfında bir öğretmen cumhurbaşkanından daha büyüktür.Unutmayınız ki Cumhurbaşkanı bile sınıfta öğretmenden sonra gelir.''

Her okula, sınıfa asılması gereken tarihi sözü söyler!

Kaymakam olmuş ama ne yazık ki tornasından geçtiği öğretmene duyacağı saygıyı dahi alamamış, yazık...

Ara sıra böyle idarecileri yaşamın olağan akışı içerisinde görmüyor değiliz!

Yine bir Kaymakam hadisesini hatırlayalım.

2021 Mart ayı.

Çerkezköy Kaymakamı Atilla Selami Abban, ilçede korona virüs denetimi yaparken, dışarıdan gördüğü işletmenin içerisine gererek Covid-19 tedbirlerini ihlal ettiği gerekçesiyle işlem yapılmasını istemiş, bu esnada masada oturan vatandaşla girdiği diyalogda 'İndir şu arka ayağını' ifadesi de çok tepki almıştır kamuoyunda.

Böyle davranan idareciler ceza alıyor mu bilmiyorum!

Demek ki bu ülkede bazı amirlere, yöneticilere insanlarla ilişki eğitimi verilmeli!

Düşünüyorum da liyakatsizlikle gelen, pişmeden tepeye çıkarılan dolayısıyla mevkiyi hazmedememiş insan davranışı bunlar. Hoş görüsüz, kaba ve kibir dolu.

Netice olarak bir öğretmene karşı bu şekilde tepeden bakmacı, nezaketten yoksun bir üslup takınmak da kaymakamın ayıbı.

Kim ne derse desin…

Adalet olmadıkça ''yönetimin”
Edep olmadıkça ''asaletin''
Cömertlik olmadıkça ''zenginliğin”
Alçakgönüllülük olmadıkça ''yükselmenin" bir anlamı olmaz!

Vesselam…

Yorumlar (0)
2
az bulutlu
Namaz Vakti 23 Kasım 2024
İmsak 05:42
Güneş 07:11
Öğle 12:14
İkindi 14:44
Akşam 17:06
Yatsı 18:30