Bu Sülalenin Kaderi, Soyadlarından Belli
Gümüşhane’de esnaflık yapan Ali Hellaç(45) yok olmaya yüz tutmuş bir mesleğin erbabı olmasının yanında soyadını meslek edinmiş bir zanaatkâr olarak dikkat çekiyor.
Gümüşhane’de esnaflık yapan Ali Hellaç(45) yok olmaya yüz tutmuş bir mesleğin erbabı olmasının yanında soyadını meslek edinmiş bir zanaatkâr olarak dikkat çekiyor.
Henüz 11 yaşındayken babasının yanına çırak olarak giren ve o günden bu güne yün dövüp yorgan işleyen Ali Hellaç, 5 yıl önce Gümüşhane’de açtığı dükkân ile mesleğini sürdürüyor.
Bu Sülalenin Kaderi, Soyadlarından Belli
Trabzon’un Çağlayan Semti Kendirli Mahallesinden olduğunu ve sülale olarak Hellaçoğulları olarak bilindiklerini kaydeden Ali Hellaç, 1934 yılında çıkartılan Soyadı Kanunu ile birlikte dedesinin Hellaç soyadını aldığını söyledi.
Sülalenin Birçoğu Yorgancı
Pamuk veya yün dövme işlemine verilen hellaç veya hallaç adının, Hellaçoğulları olarak neden sülalelerine verildiğini bilmediğini dile getiren Ali Hellaç, “Önceden bu meslek seyyar olarak yapılır, köy köy, mezra mezra, yayla yayla gezilerek icra edilirdi. Dedem çiftçiydi ve bu mesleği yaptığını duymadım ancak dedemden sonra babam, amcalarım, onların çocukları, abilerim bu mesleği öğrendik ve zaman zaman da hem kendi dükkânlarımızda hem de başka ustaların yanında çalıştık” dedi.
“ Türkiye’nin Dört Bir Tarafına Yayıldılar”
Bu Sülalenin Kaderi, Soyadlarından Belli
Eskiden yorgancılık mesleğinin Trabzon bölgesinde yaygın olarak yapıldığını anlatan Ali Hellaç, “Ticaret yollarının kesiştiği bir noktada olduğu için olsa gerek Trabzon, zanaatkârlık noktasında söz sahibi olan bir ilimiz. Bizim köyümüzde de çok sayıda yorgancı ustası vardı. Babam o ustaların yanında mesleği öğrendi. Hem Trabzon içinde hem de dışarıda senelerce çalıştı. Babamın yanı sıra amcalarım da çok yıllar Türkiye’nin değişik illerinde yorgancılık yaptılar. Tekirdağ’da, Zonguldak’ta, Karabürk’te, Giresun’da, Kastamonu’da akrabalarımdan kimisi emekli olana kadar bu mesleği yürüttü, kimisi de daha farklı işler için mesleği bıraktı. Ancak hem onlar hem de çocukları ister yapsın ister yapmasınlar bu mesleğin erbabı oldular” diye konuştu.
“Bu Meslekte Kayboluyor”
Yeni neslin mesleğe ilgi duymadığını aktaran Ali Hellaç, “Çocuklarımdan ikisi hiç ilgi duymadılar. Küçük oğluma nispeten biraz öğrettim ancak o da bu işi yapmak istemiyor. Teferruatlı olarak öğrenmesi için sürekli benimle olması gerekiyor ama durmuyor. Biz devam ediyoruz, bizden sonra yapan olur mu bilemiyorum. Kendirli’de çok sayıda yorgan işleyen insan vardı. Bugün bakıyorum çoğu bıraktı veya öğretecek çırak bulamıyorlar. Bu mesleğin geleceği olduğunu düşünmüyorum. Meslek yavaş yavaş yok oluyor. Eğer devlet geleneksel el sanatlarına sahip çıkmaz desteklemezse, birçoğu gibi yorgancılık mesleği de kaybolacaktır” şeklinde konuştu.
“Hamdolsun Geçimimizi Sağlıyoruz”
Yorgancılık mesleğine 6-7 yıl ara verdikten sonra tekrar döndüğünü belirten Ali Hellaç, “2018’de gezmek için Gümüşhane’ye geldim. Burada bir yorgancı dükkanında kısa bir süre çalıştım. Sonrada 2019 yılında bu dükkanı açtım. Yaklaşık 5-6 yıldır Gümüşhane’deyim. Burası nispeten daha soğuk bir şehir olduğu için daha fazla iş imkanı var. Hamdolsun geçimimizi sağlıyoruz. Farklı işlerde işçi olarak çalıştım ancak ağır geliyordu. Elimde bir mesleğim vardı ve kendi işimde, ne kadar kazanırsam bu mesleği yapmak istedim. Nasip olursa emekli olana kadar da devam edeceğim. Sonrasında çocuklar yapar mı yapmaz mı bakacağız. Mesela ikiz kardeşim var ve o da bu mesleği öğrenmişti ancak yaklaşık 20 yıldır başka işle meşgul” ifadelerini kullandı.
Bu Sülalenin Kaderi, Soyadlarından Belli
“O Eski Günler Geride Kaldı”
Yorgancılık sektöründe Tarbzon ve Kilis’in ön plana çıktığına vurgu yapan Ali Hellaç, “Trabzon’un daha ince bir işçiliği vardır. O nedenle daha fazla tercih edilir. Eskiden bir dükkanda sekiz on kişi tezgahlarda yorgan yetiştiremezdi. Doğalgaz yoktu, evler daha korunaksızdı ve yorgana rekabet çok oluyordu. Gümüşhane gibi soğuk illerde yün yorgan talebi daha fazla oluyordu. Son dönemde bu talep azaldı. Devreye hazır işler, fabrikasyon işler girdi ve o eski günler geride kaldı” dedi.
İmsak | 05:40 | ||
Güneş | 07:08 | ||
Öğle | 12:13 | ||
İkindi | 14:45 | ||
Akşam | 17:08 | ||
Yatsı | 18:31 |