Dünya, Bu Beş Güzelin Hatırına Dönüyor
Türkiye’nin farklı illerinden gelerek Gümüşhane Üniversitesinde eğitim hayatlarını sürdüren beş güzel yürekli insan, örnek davranışları ile melekleri dahi kıskandırıyor.
Türkiye’nin farklı illerinden gelerek Gümüşhane Üniversitesinde eğitim hayatlarını sürdüren beş güzel yürekli insan, örnek davranışları ile melekleri dahi kıskandırıyor. Yüreklerindeki sevgiden başka bir şeyleri olmayan beş güzel kız, dünyanın, iyi insanların hatırına döndüğünü ispatlıyor.
Malatya, Kahramanmaraş, Adıyaman, Samsun ve Çanakkale gibi Türkiye’nin farklı illerinden gelerek Gümüşhane Üniversitesinde eğitim gören öğrenciler, 6 Şubat depreminde hayatını kaybeden öğretmen adayı arkadaşları adına yaptıkları etkinlikler ile gönülleri fethediyor.
Dünya, Bu Beş Güzelin Hatırına Dönüyor
Aynı yurtta, aynı odada kalan, aynı duyguları paylaşan Şeyda Bulut, Hatice Güntürk, Gamze Kahraman, Büşra Akkaya ve Kader Efe, son etkinliklerinde ise Torul İlçesi Yıldız Köyünde bulunan köy okulunda kütüphane oluşturdu. Oluşturdukları kütüphaneye de depremde hayatını kaybeden Fatma Nur Gümüş adını verdiler.
Uzun süren bir hazırlığın ardından 14 Şubat’ta başladıkları çalışmalarda inşaat, boya, temizlik, dekorasyon gibi tüm işleri kendi elleriyle yapan beş arkadaş, Torul Kaymakamı Muhammet Kılıçaslan, İlçe Milli Eğitim Müdürü Eyyüp Zengin ve öğrencilerin katıldığı törenle açılışı gerçekleştirdiler.
Yıldız Köyü Fatma Nur Gümüş Kütüphanesi ile ilgili Gümüşkoza’ya konuşan Gümüşhane Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü son sınıf öğrencisi Şeyda Bulut, bu etkinliklerde herhangi bir kurum veya kuruluştan destek almadıklarını belirterek, kütüphanenin her türlü işini kendilerinin yaptığını söyledi.
“Fatma; Arkadaşım, Sırdaşım, Kardeşim, Dert Ortağımdı”
Adına etkinlikler düzenledikleri Fatma Nur Gümüş’ün lise yıllarından beri arkadaşı olduğuna vurgu yapan Şeyda Bulut, “Tüm sırlarımı, dertlerimi paylaştığım arkadaşım, kardeşimdi Fatma. Daha gençliğinin baharında, atamasının yapılmasını bekleyen bir öğretmen adayıydı. KPSS’ye girmişti ve atama bekliyordu. Maalesef 6 Şubat depreminde birçok canımız gibi Fatma’yı da kaybettik. Deprem anında biz de Malatya’daydık. Sonrasında Ordu’ya taşındık” dedi.
“Kütüphane; En Kapsamlı Projemizdi”
Dünya, Bu Beş Güzelin Hatırına Dönüyor
Herkesin hayata bir geliş amacının olduğuna inandığını, bu inanç doğrultusunda da dünyaya geliş amacını deneme yanılma yoluyla bulduğunu kaydeden Bulut, “O amaçta çocuklar. Vicdanı kocaman çocuklar. Kötülük bilmez çocuklar. Bu doğrultuda yaklaşık üç yıldır arkadaşlarımın desteği ve çabamla, herhangi bir kurumdan destek almadan, Fatma’nın adına bu çocuklara umut olmaya çalışıyoruz. Daha öncesinde arkadaşlarımız ile biri Ordu’da biri de Malatya’da olmak üzere değişik etkinlikler yaptık. Yıldız İlkokuluna yapmış olduğumuz kütüphane en kapsamlı projemiz oldu. Ayrıca bize en çok öğreten çalışma oldu” diye konuştu.
“ Okul Müdürümüz Çok Yakından İlgilendi”
Projedeki en büyük destekçilerinin Yıldız Köyü İlkokulu Müdürü Yasin Birinci olduğunu dile getiren Bulut, “Arkadaşlarımız daha öncesinden gidip okulu görmüş, yapılması gerekenleri not etmişlerdi. Hazırlıkları tamamladıktan sonra yarı tatilimizin son haftasında hepimiz Torul’a geldik. Bu süre içerisinde Torul Öğretmenevinde kaldık. Okul müdürümüz Yasin Birinci bizleri alıp köye götürüp getiriyordu. İlk günden itibaren onun güler yüzü ve samimiyeti kendimizi evimizde hissetmemizi sağladı. Yıldız Köyündeki minik köy okulu ise doğanın eşsiz sesleriyle çevriliydi. Okulun girişinden girdiğimiz an arabanın etrafını o minik bedenler kapladı, kucakladılar bizi. Sanki yıllardır tanıyormuş gibi. İşte o gün, 14 Şubat günü duvar boyamaları ile başladık işe. Sonuçta miniklerimizi çok mutlu eden bir çalışma ortaya çıktı. Çocuklar mutlu, biz daha mutluyduk” ifadelerini kullandı.
Dünya, Bu Beş Güzelin Hatırına Dönüyor
“Umudumun Adı Fatma”
Etkinliğin haber yapılmasından imtina ettiğini ancak, yapılması gereken çok şeyinde bulunduğuna dikkat çeken Şeyda Bulut, “Renkli tokalar istiyorum, futbol kartları istiyorum, sinemaya gitmek istiyorum" deme hakkı olan Anadolu’nun ücra köşelerinde köy okulları, köy çocukları var. Bir dahaki sefer geldiğimizde size getirmemizi istediğiniz şeyleri yazın dediğimde "SALAM" yazan miniklerimiz var. Onları görmeden önce şikâyet ettiğim her şeyden utanıyordum. Yetmek zorundaydım. Yetmek zorundaydık. Bizler o minik sesleri duyurmak zorundaydık. Başta Yıldız İlkokulu olmak üzere her şeyden önce ilgiye ihtiyacı olan minik yürekler için projelerimiz devam edecek. Çünkü hepimizin umuduydu bu çocuklar ve benim umudumun adı da Fatma oldu” dedi.
“Bu Projelere Devam Edeceğiz”
Ekonomik anlamda destek verenlerin olduğunu anlatan Gümüşhane Üniversitesi İlahiyat Fakültesi son sınıf öğrencisi Hatice Güntürk ise “Daha öncesinde kurumsal olarak sosyal etkinliklere katılıyorduk. Sonrasında yapacağımız etkinlikleri kendi başımıza yapmak istedik. Küçük ancak insanlara dokunabildiğimiz çalışmalar yaptık. İnsanları mutlu edebilmek bizleri de mutlu kılıyordu. Sonrasında yapabileceğimiz daha büyük şeylerin olabildiğini fark ettik. Yaşadığımız acı depremle kaybettiğimiz arkadaşımız Fatma Nur Gümüş’ün adına da böyle bir projeye başladık. Arkadaşlarımız ile birlikte çalışmalara başladık. Yaklaşık 6 günde de kütüphanenin oluşturulmasını sağladık. Çok keyifli, mutlu olduğumuz bir çalışmayı tamamladık. İnşallah daha sonraki yıllarda da hep birlikte bu tür projelere imza atmak istiyoruz” diye konuştu.
“Tatilimizi Yarıda Kesip Geldik”
Gümüşhane Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü son sınıf öğrencisi Gamze Kahraman da yaşadığı mutluluğu aktararak, “Biz ilk olarak 27 Kasım’da köye gittik. Okuldaki eksiklikleri, sınıfları ve kütüphane yapacağımız odayı inceledik. Eksikler için bazı isimlerle iletişim kurduk. Sonra yarı tatil için memleketlerimize gittik. Tatilin son haftasında eksik malzemelerin gelmesi ile birlikte koşa koşa Gümüşhane’ye geldik ve Torul’da buluştuk. Hep beraber, müdürümüz aracılığıyla köye gittik. Yıldız Köyü İlkokulumuzda 11 çocuğumuz eğitim öğretim görüyor. O çocuklarımız en ufuk bir şeyden bile büyük mutluluklar çıkartabiliyor. Daha önce hiç tanımadıkları bizler ile beraber olmak dahi yetiyordu onlara. Oynadığımız oyunlardan ettiğimiz sohbetlerden müthiş mutlu oluyorduk. Sonuçta çok güzel bir şey çıktı ortaya. İnşallah devam ederiz” şeklinde konuştu.
Dünya, Bu Beş Güzelin Hatırına Dönüyor
“Bize de Çok İyi Geldi”
İnsanların mutlu oldukları şeyleri yaptığı, karşısındakileri mutlu ettiği sürece hayatına anlam kazandırabileceğini belirten Gümüşhane Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencisi Büşra Akkaya da, “Çocuklar elbette mutlu oldular ancak inanın biz de onlar kadar mutluyduk. Bu etkinlik bize de çok iyi geldi. Severek yaptığımızdan dolayı da onlara değil esas ödül bize oldu. Çalıştığımız süreçte her sabah bizleri karşılayan çocukların gözlerindeki parıltı görülmeye değerdi” ifadelerini kullanarak bu tür organizasyonlar ile mutlulukların çoğaltılabileceğini söyledi.
“Paha Biçilmez Şeylerdi”
Gümüşhane Üniversitesi Coğrafya Bölümü ikinci sınıf öğrencisi Kader Efe ‘de çalışmanın bu denli büyük olacağını düşünmediğini dile getirerek, “İnsan olmanın gereği olarak birilerine faydalı şeyler yapabilmek, yardım edebilmek gibi düşüncelerimiz vardı. Ancak bu düşüncelerin eyleme geçmesi genelde zor oluyordu. Arkadaşlarımın bu yöndeki çalışmalarına dahil olmak istedim. Bu nedenle Çanakkale’den erken geldim ve onlara katıldım. Çok keyifliydi. Çok eğlenceliydi. İyi ki gelmişim. Verilen emeğin, çabanın sonuçlarını görmek, insanların mutluluğuna ortak olmak, bunlar paha biçilmez şeylerdi” ifadelerini kullandı.
İmsak | 05:40 | ||
Güneş | 07:08 | ||
Öğle | 12:13 | ||
İkindi | 14:45 | ||
Akşam | 17:08 | ||
Yatsı | 18:31 |