banner333

banner309

05.08.2011, 14:36

Erkekler hakkında mutlaka bilinmesi gerekenler

Erkekler ve feminizm üzerine yazdığım yazılardan dolayı, beni, kadın erkek ilişkileri konusunda taraf olmakla suçlayanlar oldu. “Ben erkeklerin tarafından yazıyormuşum.” 

Taraf mıyım, evet tarafım; ama erkeklerin tarafında değil, bir kadın olarak kadınların tarafındayım. Aslında yazdığım bütün yazılar öncelikle kadınların mutluluğu için. “Erkek düşmanlığından kurtulun, haklı çıkmaya değil mutlu olmaya bakın.” gibi mesajlar hep kadınların hayrı için.
Kadın erkek ilişkilerinde, çatışmanın sebebi, iki tarafın birbirlerini iyi tanımamasından kaynaklanıyor. İşte bugün, kadınların, evlilik hayatında mutluluğu yakalamaları için, erkekler hakkında bilmeleri gerekenleri yazıyorum.

1-Erkeklerin yaratılıştan getirdiği özellikler “liderlik, güç ve iddia” dır.
Kadının yaratılış özellikleri teslimiyet ve şefkattir. Kısacası evin reisi erkektir. Rabbimizin emri de böyledir. Nerde bunun dışına çıkmaya çalışırsanız duvara toslarsınız. Otorite erkeğe yakışır. Kadın evde asla eşine karşı otorite olmamalıdır.
Söz hakkında eşitlik diye bir şey mümkün değildir.  Hakların eşitliğinden kavga doğar, evde söz hakkı üstünlüğü erkekte olmalıdır.
Eğer kadın evde söz hakkı üstünlüğünü elde etmişse, erkek kadının duygusal şantajından ya da psikolojik şiddetindin çekinip korkuyorsa  erkeğin vücudu buna isyan eder ve erkek bir süre sonra kadınlık hormonu üretmeye başlar. Kocanızla “bacı-kardeş” olmak istemiyorsanız, onun otoritesini kabul edin. 
Korkmayın, bu sizi köleleştirmez, tam tersi sultan olursunuz. Sevgili peygamberimiz kızı Hz Fatıma’ yı evlendirirken “Kızım sen ona cariye ol ki o da sana köle olsun.” buyurmuştur.
Erkekle iddialaşır, mücadeleye girerseniz, kaybeden önce siz olursunuz. Bazen kazanıyor gibi görünseniz de.
2-Erkekler koruma ve kollama güdüleri ile yaratılmışlardır. Aileye, vatana sahip çıksın korusun diye. Kadın erkeğe ne kadar ihtiyacı olduğunu hissettirirse erkek kadına o kadar çok bağlanır. Bu yüzden bir kadın, erkeğin karşısında güç mücadelesine girmemelidir. Kocanıza ne kadar zeki, ne kadar yetenekli ne kadar başarılı olduğunuzu göstermek için kendinizi yormayın, bir işe yaramayacağı gibi bu durum sizin aleyhinize de dönebilir. Ona ne kadar ihtiyacınız olduğunu bilirse, size o kadar yakın olur, ona kendini ne kadar gereksiz hissettirirseniz sizden o kadar çok uzaklaşır.

3-Erkekler saldırıya genellikle saldırı ile cevap verirler. Bu da koruma duygusunun bir getirisidir. Kocanızı asla tehdit etmeyin, şantaj yapmayın, eleştirmeyin ve onunla mücadeleye girmeyin.
Erkeği erkek yapan testosteron hormonu aynı zamanda cesaret ve saldırganlık hormonudur. Erkeklerin asker olmalarını ve savaşa gidip ölmelerini sağlayan da bu hormondur. Erkeklerde saldırıya saldırıyla cevap ver kodlaması vardır. Bu yüzden erkeğin gözünü korkutmak için “boşanırım, annemin evine giderim, ayrılırım”  tarzı tehdit kokan cümlelerin erkek psikolojisinde karşılığı “yap da göreyimdir”  Ve erkek tehdit edildiği davranışı yapmaya devam eder.
Erkek kendini kontrol edip saldırıya karşı suskun kalıyorsa, bilin ki bu kez kendini korumak için, aranıza görünmez duvar örmüştür, ona ulaşamazsınız. Erkek ya saldırarak korunur ya duvar örerek. Fakat saldırıya karşı korunma güdüsü hep harekete geçer.


4-Erkeklerin anlık kızgınlıkları vardır. T
estosteron hormonundan dolayı, bir şeyler yolunda gitmeyince, erkekler çabuk sinirlenirler, ses tonları çabuk yükselir. Eğer karşısında tavır almazsanız, kızgınlığı az sonra geçer, pişman olur, gönlünüzü almak için ne yapacağını düşünmeye başlar. Tavır alırsanız, haksız da olsa, haklı olduğunu iddia eder. Sözle özür dileme konusunda pek iyi değillerdir. Çoğu erkek, özür dilemeyi, zayıflık gibi görür, bu yüzden özrünü davranışları ile belli eder.


5-Erkekler, sert kadınlardan hoşlanmazlar
. Kadın erkek ilişkisinde çekiciliği sağlayan şey; kadında yumuşaklık, erkekte sertliktir. Siz de sert olursanız eşinizin gözünde bütün çekiciliğinizi kaybedersiniz. Bir kadın evinde süslü, neşeli, cilveli, olmalı ki erkeğin dikkatini çeksin. Erkek onunla muhabbet etmek istesin. Asık yüzlü olan, sert bakan, söylenen, bağırarak konuşan kadınları erkekler görmek bile olmak istemezler.
Bu konu bitmez, kısmetse başka bir yazıda, kadınların bilmesi gerekenlerle devam edeceğim. Tabii ki erkeklerin, kadınlar hakkında bilmeleri gerekenleri de yazacağım. 
Yukarda anlattığım gerçekleri keşfedip, hayatında uygulayan ünlü çiftlerden, birkaç örnek vererek yazıyı bitirmek istiyorum:

Gazeteci Ayşe Arman, kendisi ile yapılmış bir röportajda çok mutlu giden evliliğini anlatmış:
“Ömer’den izin almadan tuvalete bile gitmem, onu kaybetmemek için her şeyi göze alırım.

Ömer benim için şu dünyadaki herkesten değerli. Onu kaybetmekten çok korkarım, kaybetmemek için her şeyi göze alırım. Ona sonsuz güven duyuyorum, sonsuz bir teslim olmuşluk içindeyim.”

Ünlü Yönetmen Sinan Çetin karısı Rebekka ile 18 yıldan beri devam eden mutlu evliliğini bir röportajında şöyle anlatmış:
“Aşk, evlilik, ilişki, sorumluluk, çoluk çocuk. Bütün bunların benim için üç kelime üzerinde durduğunu söyleyebilirim. Zeka, seda ve eda. Ben Rebekka’nın edasına, sedasına ve zekasına tutkunum.
Eda” aşkın adı konmamış en önemli maddesidir. Bazen çok güzel kadınlar çok da güzel konuşurlar ama edaları yoktur. Zeka ve seda vardır ama eda yoktur. Edası olmayan, kadınca davranmayan kadınlar ki, bir ara feministler bunu moda yaptılar. Kadının davranışı onun her şeyidir. Rebekka, diğer kadınlardan farklı olarak kocasını eleştirmeyi sevmez.”
Tiyatrocu Nevra Serezli’ nin Metin Serezli ile devam eden 40 yılı aşan mutlu bir evliliği var. Nevre Serezli mutluluk formülü olarak şöyle söylüyor:

“İddia ediyorum ki bir kadın iç güdüsüyle, hoş haliyle, cilveyle, erkeğine her istediğini yaptırabilir. Metin de alttan almak, canım cicim demek, suyuna gitmek, cilve yapmak söküyor.” 
İstanbul Belediye başkanı Kadir Topbaş’ın eşi Özleyiş Hanım 30 yılı aşan evliliklerinde mutluluğun sırrı için, bakın neler söylüyor:

“Karşılıklı sevginizi saygıyla bütünleştirebiliyor musunuz? Karşınızdaki sinirliyken siz bir adım geride durabiliyor musunuz? Çünkü biraz sonra siniri geçtiği zaman zaten konuşabiliyor, sorunları çözebiliyorsunuz. Ama düşünün, karşınızdaki sinirliyken siz de sinirlenirseniz, karşılıklı ağız dalaşına girerseniz, o saygıyı yitirirsiniz ve iş kötüye gider. Gençlerde eksiklik olarak bunu görüyorum. Özverinin biraz kadına düşmesi gerektiğini düşünüyorum. Kadın fıtratına da yakışıyor bence.”
Yorumlar (0)
2
az bulutlu
Namaz Vakti 22 Kasım 2024
İmsak 05:41
Güneş 07:09
Öğle 12:13
İkindi 14:44
Akşam 17:07
Yatsı 18:30