banner333

banner309

19.07.2016, 09:18

Darbeler ve Darbelere Zemin Hazırlayanlar

 Tarihe “15 Temmuz darbesi” olarak geçen kanlı darbe denemesi üzerinden üç gün geçti. 

Darbenin oluşumu ve sonuçları itibariyle demokratik kazanımlarımızı yok etmeyi amaçlayan diğer bütün darbeler gibi Türk demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçtiğini hemen yazmamız gerek. Darbe yapmak demek, darbeden yana tavır almak demek, bütün insanlık kazanımlarımızı yok saymak demektir. Onun için aklı başında hiç kimsenin darbeden veya darbecilerden yana tavır alacağını sanmıyorum. Demokrasinin bütün izzet ve şerefini yok etmeyi amaçlayan darbeler insanlığın utancıdır. 

1980 darbesi olduğunda 12 yaşında aklı kesen bir çocuktum. 80 darbesinin oluşumunu ve sonuçlarını çok iyi biliyorum. O sabah her şeyden habersiz olarak sıradan bir sabaha uyandık. Bütün köşe başları askerlerle tutulmuştu. Bakkaldan ekmek almaya gittiğimde bizim sokağın başındaki asker bana çıkışmıştı: “Çocuk, hemen evine dön!” Dönüp babama durumu anlattığımda babam pencereden dışarıya baktı ve hemen radyonun kulağını büktü. Radyoda Kenan Evren’in o gür sesi duyuluyordu. Babam, bunun bir ihtilal olduğunu söyledi. Bu kelimeyi ilk kez o gün babamdan duydum. Sonraki günlerde binlerce insan evlerinden alındı, tutuklandı, işkenceler gördü. Cezaevlerinde hayatlarını kaybeden insanların sayısını kimseler bilmiyor. Her evden feryatlar yükseldi. Türkiye 80 ihtilalinden sonra normalleşmek için yıllarını verdi. O zamanın acıları hâlâ belleklerde saklı durur. Anılarımda geniş yer tutan o zamanın çocukluk anıları üzerine çok yazılar yazdım. Çığlık çığlığa cezaevlerinden yükselen sesleri ve acıları bir daha Cenabı Hak bu millete yaşatmasın.

Hemen belirtmek isterim ki darbelere zemin hazırlayan demokrasiler hastalıklıdır. Hiç kimse darbeleri meşru gösteremez lakin  darbeler durup dururken de oluşmaz. Darbeleri üreten yapı Türk devlet geleneğine bir

mikrop gibi bulaştırılmıştır. 2016 yılında hâlâ darbe teşebbüslerinin yaşanıyor olmalı Türk demokrasisi için gerçekten büyük bir utançtır. 80 ihtilalinin izlerini hâlâ silememiş bir siyasi yolla dümen tutmaya çalışıyoruz. Hepsinden önemlisi hâlâ 80 ihtilalinde askerlerin yaptığı bir anayasa ile yönetiliyor olmak günümüzün demokratik standartlarıyla bir çelişkidir. İhtilallerin izlerini ne yazık ki Türk devlet geleneğinden silememişizdir. Hal böyleyken sürekli ihtilaller üreten bir devlet yapısı bizim çağdaş demokratik bütün kazanımlarımızı baltalamakta ve bizi modern dünyanın gözünde küçük göstermektedir.

Tarihe geçmesi açısından çok önemli bir tespit daha yapalım ki 15 Temmuz darbesinin arkasında olduğu açıklanan Fethullahçı Terör Örgütü bu siyasi iktidar döneminde palazlandırılmıştır. Devlet aygıtının elindeki imkânları bir dönem sürekli birilerine pas eden siyasi iktidarın öncüleri, şimdi ürettikleri yapıdan şikâyet eder bir duruma gelmişlerdir. Benim bu hususta çok acı tecrübelerim vardır. Türkiye’nin şu son on yılında böylesi bir flörtü Türk siyasi hayatına en ibretlik olaylarla hediye edenler dönsün kendilerine baksın ve utansınlar. İşin Gümüşhane ayağı hâlâ içimi kanatmaktadır. Renk değiştirip bir gecede “cemaat düşmanı” olanlar, şimdi siyasi iktidarın vitrininde hiçbir şey olmamış gibi aklımızla dalga geçercesine objektiflere sırıtmaktadırlar. Bizler biz zamanlar eğitimde paralelci yapılanmadan bahsedip tehlikeye dikkat çekerken (dileyene Kuşakkaya’da yayınlanan yazılarımızı gösterebiliriz!) siyasi iktidarın şu andaki Gümüşhane vitrininde duran insanları en ağır hücumlarla üzerimize geliyordu.  Bu utanç kendilerine yeter! Lakin objektiflere bakıp sırıtmaları insana koyuyor!

Çok kanlı bir darbe teşebbüsünü daha geride bıraktık. İnsanların kafalarının arkasında duran niyetleri sosyal medya aracılığıyla bir bir ortaya dökülüyor. BİRİLERİ MAHALLE YANARKEN SAÇINI TARAYAN FAHİŞE GİBİ SÜSLENİYORLAR. Bombalanan hür irademizin Kâbe’si için susamayız. Üzerlerine ateş edilen siviller için susamayız. Türkiye’nin namusu genel kurmayımız için susamayız. Kaosa ve ihanete susamayız. Bu önemli günlerde herkesin darbeye ve ihanete karşı onurlu bir duruş sergilemesi gerekir. Hele hele ağızlarına “vatan nöbeti tutuyoruz” sakızını atmış usanmadan çiğneyen insanların gevezeliklerine asla tahammülüm yoktur! Vatan nöbeti tutmak isteyenlerin mekânı her türlü lüksle döşenmiş klimalı arabalar değil; Şırnak, Silopi, Mardin, Nusaybin dağlarıdır. Sahte milliyetçi

söylemlerle hamaset nutukları atanlar hiç kimse kusurumuza bakmasın ama gözümüzden kaçmadı!

Ateş düştüğü yeri yakmıştır. Hiçbir şeyden habersiz olduğu anlaşılan bir askerin boğazının kesilerek öldürülmesi görüntüleri içimi sızlattı. Asker de bizimdir, polis de bizimdir; kimi kimin karşısında koyuyorsunuz? Böylesi cinnet anlarından bizlere sağduyuyu telkin eden sesler neden susuyor?  

Bu kanlı ihtilal tecrübesinden herkesin bir takım dersler çıkarması gerekir. İnsanlık onur ve namusuna kastetmek olan darbe zihniyeti bir daha yaşanmamak üzere tarihin derinliklerine gömülmelidir. Siyasi iktidarın yaptıklarını beğenirsiniz veya beğenmezsiniz, o ayrı; ama hiçbir şey darbe yapmak için bir gerekçe olamaz. Demokrasilerde siyasi iktidarın değişmesinin yol ve yöntemleri bellidir. Demokrasilerde her şey kutsal  olan “oy”un hayatı şekillendirmesiyle olur. Siyasi iktidarı beğenmiyorum diyen birkaç tane çapulcunun rejim değiştirmek istemesi tam bir çılgınlıktır. Bu yöndeki teşebbüslerin önü kesilmeli ve Türk siyasi hayata darbecilerin izlerinden temizlenmelidir.

Darbelere karşı durmak insanlığın onur ve izzeti şerefini korumak demektir. Aklı başında hiç  kimse darbelerden medet ummaz! Bu son 15 Temmuz darbesini bize yaşatan ve bu darbeye zemin hazırlayanları Cenabı Hakka havale ediyorum. Kendi insanının üzerine ateş açan, bomba atan imandan nasiplenmemiş gafilleri Cenabı Hak bildiği gibi yapsın!

Bu düşüncelerle “Siz değişmedikçe Cenabı Hak sizi değiştirmez” ilahi öğretisinin ışığında bir an evvel titreyip kendimize gelmemizi, adalet ülküsünden asla ayrılmamamız gerektiğini ve “oy”un namusuna inanan insanlar olmamızı Cenabı Haktan niyaz ediyorum. 

Yorumlar (0)
2
az bulutlu
Namaz Vakti 23 Kasım 2024
İmsak 05:42
Güneş 07:11
Öğle 12:14
İkindi 14:44
Akşam 17:06
Yatsı 18:30