Gümüşhane Onları Bekliyor

Okulların tatile girmesi ve özellikle son iki yıl içerisinde il dışında yaşayan Gümüşhanelilerin yaz aylarında tatillerini geçirmek için baba ocağına gelişlerindeki azalmalar nedeniyle ekonomik olarak zor durumda kalan esnaf kesimi okulların açılmasını dört gözle bekliyor.

Gümüşhane Belediyesi’nden kiraladı bir çay bahçesini işleten Hüseyin Yıldız, öğrenci kesiminin kendileri için “olmazsa olmazımız” ifadesini kullandı.

Bu ifadeyi her zaman kullandıklarını belirten Yıldız, “Biz bunu sürekli söylüyoruz. Bunu en iyi fark ettiğimiz dönem ise okulların tatil olduğu dönemlerdir” dedi.

Şehirde şu anda adeta sessizliğin hakim olduğunu ifade eden Yıldız, “Gurbetçi ile bu eksiklik bir nebze olsun gideriliyordu ama gurbetçinin gelişi de azalınca öğrencinin yokluğunu ciddi manada hissetmeye başladık. Sadece şekil ve görüntü açısından değil ekonomik manada da hissediyoruz” diye konuştu.

“Bu Şehir Öğrenciyi Kabullenecek”

Gümüşhane’nin öğrenciyi bu şehrin olmazsa olmazı olarak kabul etmesi gerektiğini vurgulayan Yıldız, şöyle devam etti: “Bu şehirde yapılan yenilikler, yatırımlar, hizmet ve ulaşım sektörü öğrencilerin tüm sıkıntılarını gidermeleri gerekiyor. Öğrencilerin yaşadığı mağduriyeti mutlaka giderilmelidir. Gümüşhane ekonomik olarak öğrenci ile var. Hızlı bir şekilde bu şehrin üniversite ile entegre olması gerekiyor. Gümüşhane Üniversitesi açılalı on yıl oldu ama üniversite ile bu şehir sosyal ve kültürel manada henüz entegre olmuş değil. Sebebine baktığımız zaman esnaf olarak bizim de eksiklerimiz var. Gümüşhane Üniversitesi’nin yönetim olarak eksikleri vardır. Gümüşhane Belediyesi’nin, siyasi iradenin eksikleri vardır. Sonuç olarak herkes kendi payına düşeni alıp eksiklerini gidermesi gerekiyor.”

“Şehri Ciddi Manada Etkiliyor”

Günde 7-8 bin üniversite öğrencisinin caddeye çıkmasının 35-40 bi,n nüfuslu bir şehri ciddi manada etkilediğinin altını çizen Yıldız, şu ifadeleri kullandı: “Bizim de müşteri olarak baktığımız kısın da bu 7-8 bin öğrenci oluyor. Bu şehrin aktif nüfusu Gümüşhane Üniversitesi öğrencisidir. Ben, öğrenciye yeterince ilgi gösterilmediğini düşünüyorum. Onları bu şehirde tutabilecek, onları yurttan dışarıya çıkarabilecek bazı şeylerin bu şehirde yapılması gerekiyor. Bizler de ister istemez beklenilen hizmet kalitesine ulaşamamış olabiliriz. Bizler de hizmet kalitesini artırmalıyız. Öğrencinin şehir merkezinde duramıyor olmasının en büyük sebebi şehir merkezinde sosyal alanın olmamasıdır. Son yıllarda bu eksikler bir manada giderilmeye çalışılıyor ama yeterli olmuyor. Sema Doğan Parkı, Atatürk Parkına yapılacak olan teleferik, belediye önündeki Fatih Parkının yeniden restore edilmesi, otogara yapılacak olan AVM öğrenciyi şehir merkezinde tutabilecek sosyal aktiviteler olabilir. Son yıllarda belediye de kendi üzerine düşeni yapmaya başladı.” Dedi.

“Yurtlar Üniversiteye Çok Yakın”

Mevcut yurtların üniversiteye çok yakın olduğunu kaydeden Yıldız, şöyle devam etti: “”Üniversite içerisinde kampuslarda Amerikanvari kafelerin olması öğrenciyi şehir merkezine çekmeyi engelliyor. Böyle olunca da öğrenci şehirle pek de irtibat halinde olmuyor. Zorunlu ihtiyaçları olmadığı müddetçe şehir merkezine pek de inmiyorlar. Şehrin öğrenciyle sosyal ve kültürel manada entegre olması açısı şehir içerisindeki insanlarla haşır ve neşir olması gerekiyor. Aksi takdirde üniversiteye sadece ekonomik açıdan bakmış oluruz. Onların ilimize kültürel manada getirecekleri olacak, buradan giderken de bizim kültürümüzden götürecekleri olacak. Üniversitede insan yetiştiriliyor, bu insanlara ne kadar iyi niyetle yaklaşırsan, onlar aldıkları diplomanın yanında bizim kültürümüzü de götürüyorlar.”

“Sezonluk İş Yapıyoruz”

Kendisinin park işletmesi nedeniyle sezonluk iş yaptıklarını kaydeden Yıldız, açıklamasını şöyle tamamladı: “Yazın açıyoruz, kışın ise iter istemez kapalıyız. Bizim sezon başladığı zaman öğrenci bir ay kadar burada oluyor. Öğrenci burada olduğu zaman işletmede oturacak yer bulunmuyor. Sonuç itibariyle burada bir sirkülasyon oluyor. Öğrencinin geldiği yere herkes rahatlıkla geliyor. Öğrenci gittiği zaman sönük kovan gibi kalıyoruz.”

“Yerlerde Sürünüyoruz”

Kafeterya işleticisi Gökhan Bal ise öğrenci olmadığı zaman adeta yerlerde süründüklerini belirterek, “Öğrenci olmayınca sivil de olmuyor. Öğrenci var iken satışlarımız çok iyiydi. Öğrenci gittikten sonra kirayı değil, elektrik faturasını bile zor ödüyoruz. Yaz okulunda olan öğrenciler de pek tercih etmiyorlar” dedi.

“Öğrencilerin Rahatsızlıkları Var”

Öğrenciye bakış açısının değişmesi gerektiğini vurgulayan Bal, şöyle devam etti:” Bazı öğrencilerin bazı rahatsızlıkları var. Gümüşhane küçük bir çevre. Bu çevreden dolayı bakışlar da farklı oluyor. Öğrenci bu bakıştan dolayı rahatsız. Onun için Trabzon’u tercih ediyor. Trabzon’a gidiyor, burada fazla kalmak istemiyor. Bugün Gümüşhane varsa öğrenci sayesinde var. Bizim öğrenciye sahip çıkmamız için çok daha fazla çalışmamız lazım. İnsanlarla, öğrencilerle iç içe olmamız lazım. Olamıyoruz. Toplum olarak ayağa kalmamız lazım. Öğrenci varsa biz varız. Öğrenci ne gibi sıkıntılar yaşamış, yaşıyorlar bunun çok iyi araştırılması gerekiyor.”

“Üniversite Hocalarının da Şehir İçinde Olması Gerekiyor”

Üniversite hocalarının da halkın, toplumun içinde olması gerektiğini vurgulayan Bal, “Öğrenci istenmediği mekanlarda yaşadığı rahatsızlıkları dile getirmesi lazım. Bir mekanda öğrencinin rahatsızlığı varsa bilmemiz gerekiyor. Onlar hocalarına anlatıp, hocaların da bizlerle paylaşmasını istiyoruz. Bu konuda üniversitenin katkısını bekliyoruz. Hocaların bizlere gelip gitmesini, bizleri bilgilendirmesini bekliyoruz. Şu an öğrenci yok, biz yerlerdeyiz. 10 kişi istihdam ediyorum. Sigorta ödüyorum. Bir de kalkıyor sorunlar yaşıyorum. Benim mekanımda sigara içilmezse benim mekanım iş yapmıyor. Üniversite öğrencisinin yüzde 90’ı sigara içiyor. Geçen yıl 10 bin lira sigaradan dolayı ceza ödedim. Sigara içilmezse öğrenci tercih etmiyor, gelmiyor. Polisin sıkı sıkı baskınlar yapması öğrenciyi bıktırıyor” diye konuştu.

“Öğrenci Yoksa Gümüşhane de Yok Sayılır”

Gümüşhane S.S. Fatih Dolmuş Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Osman Şeker de, öğrenci olmadığı zaman Gümüşhane’nin de yok sayılacağına vurgu yaparak, “Bir köyden farkımız kalmıyor. Gümüşhane’yi Gümüşhane yapan öğrencidir. O nedenle esnaf olarak öğrenciye sahip çıkmamız gerekiyor. Biz, yüzde 90 öğrenciye hitap ediyoruz. Allah’tan yaz okulu açıldı. Yaz okulunun açılması bize büyük fayda sağladı. En azından şoförümüzün günlüğünü verebiliyoruz, arabamızın yakıtını koyabiliyoruz” dedi.

“Durumumuz Şu An Çok Kritik”

Öğrenci olmayınca durumlarının çok kritik olduğunu dile getiren Şeker, şöyle devam etti: “Öğrenciyi bekliyoruz. Senetlerimizi borç alarak yatırmaya çalışıyoruz. Gümüşhane’nin kaderi öğrenciye bağlı, buna iyi sahip çıkmamız lazım. Gümüşhane’ye gelen öğrenciye toplumun her kesiminin sahip çıkması gerekiyor. Gümüşhane’ye gelen öğrencinin çoğu kırsal kesimden gelen öğrenciler. Öğrenci olmazsa burası il olmaz, bir köy gibi kalır. Bizler yüzde 90 üniversite öğrencisinden eve ekmek götürüyoruz.”