Kira Arttırımı ve Kiracının Tahliyesi

Dünyamızı kasıp kavuran, hepimizi eve kapatan ve yüzbinlerce işletmenin batmasına sebep olan Covid-19 salgınının ekonomik etkileri henüz görülmeye başlandı diyebiliriz. Tüm dünyada beslenme, ulaşım, enerji ve benzeri tüketim araçlarının aşırı pahalanması, gayrimenkul ve kira piyasasını da kaçınılmaz olarak etkiledi.

Özellikle ülkemizde yaşanılmakta olan mülteci yığılması nedeni ile gayrimenkul alım-satım ve kira fiyatlarında inanılmaz artışlar görülebilmektedir. Tabii bu artışta demir gibi inşaat malzemesi olarak kullanılan metaller ve diğer inşaat malzemelerindeki artışlardan kaynaklı olaran inşaat maliyetlerinin artmış olması da sebebiyet vermektedir.

Ülkemizdeki kira bedellerindeki artış, mülk sahiplerini kiracı tahliyesi ve kira tespit davası yoluyla kira bedelinin arttırılması ya da kiracının kiralanan taşınmazdan tahliye edilmesine doğru yöneltmiş durumda. Kiracının tahliye edilmesi için şartların gereklerine göre hem icra takibi yoluna, hem de tahliye davası yoluna başvurulabilmektedir. Ancak kiracının tahliyesine ilişkin tahliye davası ve icra takibi, oldukça dar ve sıkı usul kurallarına tabii tutulmuştur. Bu nedenle sürecin doğru yönetilmesi ve gereksiz yere hak kaybına uğranılmaması için mutlaka bir gayrimenkul avukatına danışılmasını önermekteyiz.

Bu durum kendisini özellikle kira tespit davalarında göstermektedir. Kira bedelinin artırılması için açılan kira tespit davalarında, deneyimsiz vatandaşlar tarafından davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı görülmektedir. Ancak Yargıtay uygulamaları incelenecek olursa, Yargıtay’ın kira tespit davalarının belirsiz alacak davası olarak açılmasını kabul etmediği görüşü açıkça tespit edilebilmektedir. Dolayısıyla kira tespit davası, mutlaka güncellenmesi istenilen emsal kira bedeline uygun olarak açılmalıdır.

Her ne kadar Resmi Gazete’de yayınlanmış olan yeni düzenlemeye göre kira bedellerinin %25’in üzerinde artırılamayacağı belirlenmiş ise de, bu düzenleme çatılı iş yerleri için geçerli değildir. Bu düzenleme ile yalnızca konut kiralarında artışa ilişkin bir üst sınır getirilmiştir. Bunun yanında kira ilişkisi içerisinde 5 yılın sonunda her halükarda kira tespit davası açılabilir ve kiranın emsal kira bedellerine uygun olarak uyarlanması sağlanabilir.