DEPREM; İLAHİ İKAZ MI?
Belkide ilk kez bu İzmir depreminde çok katlı binalar milletin gözü önünde çocukların,kadınların,
Ne yazıktırki her deprem sonrası bu olaylardan ders çıkarmak ,daha güçlü tebdirler almak,sağlam ve depreme dayanıklı yapılar yapmak konusunda azda olsa bir bilinç gelişse de bunun yanında bu oalyı Allah’ın gazabı olarak görüp “deprem ilahi ikazdır” gibi yalan yanlış, mesnetsiz, sinir bozucu soylemleri de duymaktayız.Bunlar izmir depreminden 2 ay önece Giresun’da meydana gelen sel felaketinde ölenler için yada sel felaketi için “ilahi ikaz” demezken,deprem için her seferinde böyle diyorlar.Sel felaketinden konu açılsa denecekdir ki: Aşırı yağışlar sonucunda karadenizde fazla eğimli bölgelerde ormanında tahrip edilmesi sonucu yağan yoğmurun sele dönüşü sonucu bu tür felaketler meydana gelir.” Dahası yine denecektir ki: insanlar dere yataklarına ev yaptıkları için sel felaketleinde bu dere yataklarındaki evler ve içinde yaşayan insanlar tehdit altındadır” Söyledikleri doğrudur ve sel nasılki tabiatta Allah”ın koyduğu kamunlar sonucu aşırı yağmurun sele dönüşmesi ise ve nasıl ki dere yataklarına yapılan evler selden yıkılıp içindeki insanların ölümüne sebep oluyorsa, deprem de bir yer kabuğu kırılması hareketidir,ve sadece fay hatlarının olduğu yerlerde meydana gelmektedir.Bu fay hatları:. Dünyanın sadece belli bölgelerinde görülmekte (alp himalaya dağ kuşağı ve asyanın doğusunda kalan büyük okyanus kıyıları) diğer yerlerinde görülmemektedir. Daha yakın bir örnek örnek verecek olursak Asyanın kuzeyinde kalan bölgelerde (sibirya, fiilandiya,estonya.kuzey kazakistan ) deprem riski neredeyse yok gibidir. Peki bu bölgelerde yaşayan insanlar Allah’ın gazabına uğramayacak kadar islam ehli, takva sahibi insanlar mıdır? Elbetteki değil. Bu bölgelerde yer kabuğu hareketleri durmuş,kırılma kıvrılma ve çökme süreçleri tamamlanmıştır sadece..
Her sohbet ortamında bizim dinimizin “ilim çinde de olsa arayınız” emrini tekrar eden kardeşimiz deprem sonrasında neden kendine depremden korunma yollarını sormaz da işi Allaha havale eder anlayabilmiş değiliz.Sağlam ve az katlı binaların yıkılmadığını,zemini sağlam ve depreme dayanıklı evlerin insanların tepesine çökmediği,inşaatta kullanılan malzeme kalitesinin binayı depreme karşı koruduğunu bizzat gözlerimizle müşahade ettiğimiz bir gerçekken ve bu gerçeği defelarca ,defalarca görmüş iken başka şeyler söylemeye ne hacet vardır.Eğer ki illada bir ikaz arıyorsak ve Yüce yaratıcının bize verdiği ikazları görmek istiyorsak şu İLAHİ MESAJLARI almamız gerekir.
- Fay hatlarındaki tarım arazilerini imara açmayın,mecburen imara çılmış ise çok katlı binalara izin vermeyin.
- Dükkan büyütmek yada başka amaçlar için binanın taşıyıcı kolonunu kesmeyin.
- Bina yapımında kullanılan beton kalitesi ve demir miktarını düşürmeyin.
- Her mahalli ve genel seçim öncesinde insanları evinin üzerine 1-2 kaçak kat çıkmasına izin vermeyin.
- Binaların yapı denetiminde görev alanların ,denetlediği binaların yıkılması ve can kayıpları sonrası oluşacak zararlar ile ilgili bir mesuliyeti olduğunu kanun haline getirin ve uygulayın.
- İnsanları depremlerin değil, binaların, para hırsının ve cehaletin öldürdüğünü her bir yurttaşa anlatın,defelarca defelarca anlatın.
- Japonyada ve Filipinlerde meydana gelen 7 şiddetinde ki bir depremde yalnızça 1 kişi ölürken benim ülkemde 114 kişinin ölmesinin Allah’ın gazabı ile bir ilgisinin olmadığını bilin.
- Belkide en önemlisi Türkiye’de depremin her an olacağını bilin;buna göre yaşamayı öğrenin ve şehirlerimizi ona göre inşa edin..
............................................
Şimdi sevgili kardeşim İlahi ikaz ile, bu sayılan ikazları kasdediyorsan eyvallah her türlü tebdiri almak bizlerin inancının ve imanın bir gereğidir.Ancak diyorsan ki “ biz çok günah işledikte o yüzden bu binalar başımıza yıkıldı” o zaman hacı amcam her umre dönüşü binasına 1 kaçak kat daha çıkacaktır ve kimbilir belkide o bina bizim başımıza yıkılacaktır...!
Ve yine kim bilir bizim feryatlarımız kimlerin kulaklarında çınlayacak ve daha nice yürekler parçalanacak,nize ocaklar sönecektir.
İmsak | 05:51 | ||
Güneş | 07:21 | ||
Öğle | 12:17 | ||
İkindi | 14:41 | ||
Akşam | 17:03 | ||
Yatsı | 18:27 |