Adalet Ve Milli Eğitim Çıkmazlarımız.
Adalet Ve Milli Eğitim Çıkmazlarımız.
Milli Eğitimimiz artık öyle oldu ki yaz boz tahtası demek bile az.... 15 yılda değiştirile değiştirile cılkı çıkmış.…
Dershaneler kaldırıldı ,iyi olur derken ,şimdi binlerle ifade edilebilen merdiven altı etüt merkezleri açıldı. Git gide de açılmakta. Eğitimin artık şavtı iyice kaydı.Yeni sınav sistemleri sanki haftalık değişmekte,öğretmenlerde,çocuklarda ,velilerde şaşkınlık içindeler.
Tam 66 kez sınav sistemini değiştirdiler. Tüm okulları imam Hatibe dönüştürmek için her şey yapılıyor.Yapmaya da devam ediyorlar…
Hatta İmam Hatiplerden katsayı engelini bile kaldırdılar, gene de mezunlarının yüzde 82’si üniversiteye giremedi…
İslamı öğrenmek için elbette dini bilgiler veren okullara ihtiyaç var. Ama tüm okulları İmam Hatibe çevirme uğraşları lüzumsuz ,bu bana Taliban'ı hatırlatıyor. ''İlim Çin de de olsa alınız '' Peygamberimiz'in sözünü iyi düşünüp yorumlamamız lazım. Su içmeyi bile dine bağlayıp, Fen ,matematik, astronomi ve diğer dinle ilgisi olmayan ilimleri yok saymak, eşyanın tabiatına aykırı değil midir?
Tüm bu girişimler insanlık ve tüm canlılar için kayıp değil midir?
Doğru dürüst zaten bilim adamımız yok, bu siyaset ve tavırla bu ülke nereye gidiyor?
Şimdi başka çözümler aranıyor zahir… Üniversiteye “Giriş sınavlarını zannedersem öyle hale getirmek istiyorlar ki , dilediklerini diledikleri okullara yerleştirebilmek için, ellerinden geleni yapacaklar gibi !
Demokrasi ,bugün hükmedenlere de yarın lazım olacaktır. Bunu herkes hesap etmeli.Ülkemiz bugün yalnızlaştırılmıştır, kuşatılan ülkemiz bu çıkmazlardan bir an önce kurtarılmalıdır.
Tüm çıkmazların kökeninde Milli Eğitim Yatar.
Milletler dünyaya anadillerinin gözleri ile bakarlar. Düşünürleri düşüncelerini kendi milletlerinin zihin yapısından hareketle oluştururlar.
Bu hususta Almanlar, eğitim sistemlerini Emanuell Kant’ın düşünceleri etrafında inşa etmişlerdir. “Ödev ahlakı” düşüncesine göre, toplumun bireyleri vatandaşlık ödevi ile yükümlüdürler.
İngilizler deneyci bir zihne sahiptirler, deneyci düşünürlerde İngilizler arasından çıkmıştır.
Amerikalılar pragmatist (Faydacı) bir mantıkla dünyaya bakarlar, Amerikan eğitim sistemi ise faydalı bilgileri bir alet olarak hayata uygulamak düşüncesine göre şekillendirilmiştir. Beyin göçü ithalatını da eklemişler ve bizim gibi eğitim beceriksizliğinin uygulandığı ülkelerden üstün zekalıları çekip almışlardır.
Peki, biz ne yapmalıyız? Devleti kuranların özellikle Atatürk'ün düşünürü Ziya GÖKALP’i ve diğer düşünürlerimizi anlasak, eğitime onların zihninden ve gözünden baksak, yetecektir.Yani Milliyetçi bir eğitim sistemi ile ülkemiz Almanlar gibi,Japonlar gibi öz değerleri ile çağdaş medeniyetlere yelken açacaktır...
ÜLKEMİZ BUGÜNKÜ ÇIKMAZLARDAN NASIL KURTULUR?
Atatürk ilke ve inkılaplarına sahip çıkılmalı…
Tek adam sultası kaldırılmalı…
Parlamenter rejime yeniden işlerlik kazandırılmalı…
Yargı bağımsızlığı yeniden sağlanmalı…
Türk Silahlı Kuvvetlerinin onur ve saygınlığı eski düzeyine çıkarılmalı…
Türkiye’nin, nefret edilen bir ülke olmaktan çıkarılarak, Mustafa Kemal
Atatürk’ün, Yurtta Barış, Dünyada Barış ilkesi egemen kılınmalı…
Yandaş ve akraba kayırmacılığı, vurgun ve soygun düzeni sona erdirilmeli…
Üniversitelerimiz, hem işlev, hem yönetim biçimi ve hem de saygınlık olarak dünyanın en geri ülkeleri sıralamasından kurtarılmalıdır.
Bütün bunlar elbette iyi işleyen bir parlamenter rejim ile gerçekleşebilecektir.
Parlamenter rejime dönebilmenin ön koşulu da Cumhurbaşkanlığı koltuğuna Demokrasiye inanan ,Tek adamlık rejimlerini reddeden bir kişinin oturmasıdır.
Saygılarımla...
Cevat NAS
İmsak | 05:41 | ||
Güneş | 07:09 | ||
Öğle | 12:13 | ||
İkindi | 14:44 | ||
Akşam | 17:07 | ||
Yatsı | 18:30 |